KULLANIŞLI in English translation

useful
yarar
faydalı
kullanışlı
işe yarıyor
işine yarayacak
işimize yaradı
practical
pratik
eşek
becerikli
objektif
kullanışlı
uygulamalı
gerçekçi
mantıklı
uygulanabilir
tatbikî
handy
becerikli
pratik
kullanışlı
el altında
işe yarar
işe yarıyor
elinde
faydalı
convenient
uygun
elverişli
münasip
rahat
kolay
müsait
kullanışlı
uygundu
manidar
use
kullanmak
kullanım
kullanın
faydası
yararı
usable
kullanılabilir
işe yarar
functional
fonksiyonel
işlevsel
kullanışlı
çalışır durumda
versatile
becerikli
yönlü
çok amaçlı
kullanışlı
shieldın
utilitarian
faydacı
kullanışlı
serviceable
elverişli
kullanışlı
hizmete
i̇şe yarar sadece
useable

Examples of using Kullanışlı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kullanışlı.- Altın idolümüzü çalma zamanı.- Tamam.
Okay.- Convenient. Time to steal our golden idol.
Kardeşimin odası, oturma odası tarafında ama pek kullanışlı değil.
My brother's room is off the living room but it's not fit for use.
Hepsini mi? Daha fazlasını almak kullanışlı değil?
It's not practical to take more. All of them?
Çocuklar, Bob Black açıktır.- kullanışlı değil.
You guys, maybe Bob Black is on.- Not handy.
Kullanışlı işte.
It's serviceable.
Babam günde kullanışlı 24 saat olduğunu söyler.
In every day. Thank you. Dad says there are 24 usable hours.
Ancak, tamamen kullanışlı. Acıtıyor mu?
However, fully functional. Does it hurt?
Kullanışlı.- Altın idolümüzü çalma zamanı.- Tamam.
Okay. Time to steal our golden idol.- Convenient.
Çok kullanışlı.
Very versatile.
Bu, size sunduğum gerekli ve kullanışlı bir hediye.
I give to you, This is a necessary and practical gift.
Senin gibi yetenekli biri kullanışlı olabilir.
Could use a man with your abilities.
Bu kısım onların ne kadar kullanışlı olduğunu öğrenmek içindi.
Which was to find out how utilitarian they are.
Ama yine de… yaratıkları zapt etmek için çok kullanışlı.
But, uh, still, quite handy in subduing the creatures.
Çok kullanışlı bir günlük olur işte.
It would make a pretty nifty diary.
Dün ettim. Hâlâ kullanışlı olduğuna karar verdim bu yüzden rapor etmedim.
So I did not report it. I decided it was still functional.
Artık kullanışlı damar bulmakta zorlanıyoruz.
We're having trouble finding any more usable veins.
Kullanışlı.- Altın idolümüzü çalma zamanı.- Tamam.
Convenient. Time to steal our golden idol.- Okay.
Oldukça kullanışlı olduğuna eminim.
I'm sure it's quite serviceable.
Viyana sucukları çok kullanışlı.
Vienna sausages are so versatile.
Bu, size sunduğum gerekli ve kullanışlı bir hediye.
This is a necessary and practical gift I give to you.
Results: 704, Time: 0.0419

Top dictionary queries

Turkish - English