Examples of using Level in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
May 2006- Lismore level crossing accident- tren ve kamyon siste korunmasız hemzemin geçitte çarpıştı. Tren yığıldı.
Oyuncular, Level Editor ile kendi bölümlerini tasarlayabilir, oynayabilir ve başka oyuncuların oynaması için yayınlayabilir.
Extinction Level Event: The Final World Front ===1998 yılında 3. albümünü çıkaran Busta, bu albümde de diğer albümlerdeki gibi'' kıyamet'' konusunu ele aldı.
ana oyuncu karakterinin sağlığı, nesneleri ve( skor veya level gibi) oyunun ilerlemesinin gösterimi olmak üzere birçok bilginin görüntüleme parçasıdır.
9. level yerine 7. level i göstericek.
Üç standart geliştirildi; Level 1, Level 2 ve Level 3 şarj etme.
Wii, Xbox 360 ve PlayStation 2 sürümleri Next Level Games tarafından oluşturuldu.
Busta Rhymes, Nottzın beat kasetlerinden birini dinledi ve sonrasında Extinction Level Event albümündeki üç parçada onun beatlerini kullandı.
Ve bu haftasonu Fortniteta level atladım, Bir araba kazası geçirdi
Ve bu haftasonu Fortniteta level atladım, Bir araba kazası geçirdi
Eğer sizleri yeterince ezebilirsem ezikler, level atlarım. Üçüncü sunucudan birinci sunucuya.
Tamam, Roberto, Bu istikamette devam et, ve level C ye park et.
Onları biraz düzeltip, yerel çalışanlara, bunların federal suçlular olduklarını söyleyeceğiz. Ve onları Level 5e geri götüreceğiz.
Karakterleriniz oyun içerisinde ilerledikçe, level atlamalarını ve yeni özel ataklar ile, yön tuşları sayesinde,
2,…( the energy level in dimension i).{ \displaystyle n_{ i} =0,1,2, \dots \quad({ \hbox{ the energy level in dimension}}
Yani 6. levelin sonunda şeytanı öldüremezsin öyle mi?
Daha da kötüsü bu levelde sonsuza kadar sıkışıp kalabiliriz.
Bu levelle ilgili bir problemin mi var?
Leveli biz hallederiz.
Bu leveli temizledim.