Examples of using Mazot in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Biz bişey yapmalıyız Aylardır mazot yoktu.
Almadım. Mazot almak için kenara çektim.
Mazot paraları bile yok.
Tamam. -Biraz mazot gerek ve… Teşekkürler, efendim.
Orada yaklaşık 200 litre mazot var.
Bize mazot lazım.
Hey, Liam, tavşanın mazot tankının arkasında ne bulduğuma bak.
Cemin arabasına benzin yerine mazot koymuşlar!
En az 100 mil vardır Mazot yoktur.
Benzin parasının kâr durumunu mahvediyor olması gerek. Çalınmış mazot.
Ve mazot.
Geri dönmeye yetecek kadar mazot var mı?
Diğerlerinin bilmediği yolları, nerede mazot bulacağımızı biliyorduk.
Evet?- Mazot almam lazım?
Tamam. -Biraz mazot gerek ve.
Tamam. -Biraz mazot gerek ve.
Evet, bayağı kokuyor.- Az da mazot kokusu var.
Havadaki mazot parçacıkları, çocuklarda astım ve beyin hasarı oluşturuyor.
Romanyada mazot, benzinden daha pahalı.
Hammaddeler petrol ve mazot üretimi için yerel rafinerilere getirilmektedir.