Examples of using Ona ihanet in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama senden öç almak için ona ihanet eder miyim?
But do you think I would betray him to your vengeance?Sen ona ihanet edene dek demek istedin herhalde.
ama ona ihanet de edemem.
but I can't betray him.Ve Ona ihanet edenlerin hepsi zengin ve muzaffer.
And the others those who betrayed him… are all rich and triumphant.I don't want to be with Dinle. Belki bu delicesine kibir ona ihanet edebilir.
Listen. His insane conceit may betray him.Hayır, orada ona ihanet edecek çok insan var.
No, there's too many people who would betray him.Sen ona ihanet edene dek demek istedin herhalde?
Muhtemelen ona ihanet edenin sen olması sürpriz değil.
Probably no surprise that you were the one to betray him.Ona ihanet etmene izin veremezdim.
I couldn't let you betray him.Ona ihanet edeceğimi aklının ucundan geçirdiysen, beni hiç tanımıyorsundur.
If you thought that I would ever betray her, then you don't know me at all.Ama Paul Young, ona ihanet edenleri cezalandırmak istiyordu.
But Paul young wanted to punish those who had betrayed him.Ona ihanet ediyorsun.
You're betraying her.Ona ihanet edeceklerini biliyordu.
Sonny would expect him to betray him.Ona ihanet ediyormuşum gibi gelir.
Ve sen ona ihanet ediyorsun.
And you're betraying her it's not my fault.Ona ihanet ettiğimi hissederse kimbilir ne yapar.
Who knows what she would do if she felt I betrayed her.Ona ihanet edeceğini sanmıyorum.
I don't believe he betrayed her.O zaman, ona ihanet ediyormuş gibi hissetmezdim.
Then I wouldn't be feeling like I'm betraying her.Ona ihanet edeceğimi bir şekilde anlamış olmalı.
He must have known I was going to double-cross him.
