Examples of using Onu dansa in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onu dansa nasıl götüreceğiz? Tamam.
Onu dansa nasıl götüreceğiz? Tamam?
Onu dansa ben götürmeliyim.
Yani, Onu dansa çağırmanın bir çok yolunu düşündüm.
Kz snftan çktgnda, onu dansa davet edeceksin.
Ben kaldıracağım. Eğleniyor musunuz? Onu dansa kaldırmayacaksan.
Evet. Öyleyse gidip onu dansa kaldır.
Evet. Öyleyse gidip onu dansa kaldır.
Her erkek, bir kızın yanına gidip, onu dansa davet edecek.
Çözüm ise, benim'' tek kürek'' dostum, oradaki en güzel kıza gidip onu dansa davet etmektir.
Felix, eğer bir kızı düğüne davet edeceksen en azından onu dansa kaldırman gerekiyor.
Başka bir kızla dans ediyordu ve yanına gidip onu dansa kaldırmam gerektiğini biliyordum.
Lon, Lucille onu dansa götürecek kadar iyi olduğunu düşünmüyor diye alınganlık yapma.
Onu dansa kaldırdım… ve sonra, bilmiyorum… öpüşmeye başladık.
Söylediğin gibi onu dansa davet etmedin. Tina seninle konuşmuyor çünkü.
Basın baş komiser Teresa Colvini yücelten şarkılar söylemeye başladığı zaman Teresa Colvin kimin onu dansa kattığını unutmayacak.
Neden, Sam her zaman kadın gibi utangaçdı onu dansa çekmek için bir ekip gerekiyordu.
Neden, Sam her zaman kadın gibi utangaçdı… onu dansa çekmek için bir ekip gerekiyordu.