ONUN KARAKTERI in English translation

his character
onun karakteri
karakteri
onun kişiliğini
his personality
onun kişiliği
onun karakteri
şahsiyetini
ile sorun aşikâr olan kişilik

Examples of using Onun karakteri in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Sizinle Tony hakkında konuşmak istedim, onun karakteri hakkında.
I would just need you to talk about Tony, about his character.
Onun karakteri ve huyları o kadar garip ki herhangi birinin onunla mutluluk bulabileceğinden şüpheliyim.
His character and temperament are so peculiar that I doubt… any would find happiness with him.
Daryl Dixon dizide çok önemli bir karakter alına geldi ve ilk üç sezon boyunca onun karakteri son derecede değişti ve gelişti.
Daryl Dixon has become a very important character in the show and his character had changed and evolved in very interesting ways over the course of the first three seasons.
Jackie iki ayında uçmak zorunda kaldı onun dublör ekibi sahnede nasıl hareket edeceğini anlayamadı Onun karakteri rakip uzakdoğu dövüş sanatları ustalarına karşı meydan okumaktı.
Jackie had to fly in two of his stunt men to stage a scene in which his character is challenged by rival martial arts masters.
Onun karakteri hakkında hiçbirimizin yanıldığını düşünmüyorum, değil mi Devlin?
I don't think any of us have illusions about her character, have we, Devlin?
zihinsel olarak karar vermemi güçleştirdi,… ve umarım Yargıç Rainer onun karakteri hakkında yaptığım yorumlar nedeniyle beni affeder.
on my… emotional and mental well-being, and I hope Judge Rainer can forgive my earlier comments pertaining to his character.
Onun karakterine tamamıyla aykırı.
Opposed to his character.
Onun karakterine ne dersin?
What about his character?
Ama bu, onun karakterinin bir parçasıydı.
But that was always part of her personality.
Onun karakterinin seks düşkünü bir Hollywood oyuncusu olduğunu sanmıyorum.
I don't think his character is an oversexed Hollywood actor.
Onun karakterinin diğerlerinden farklı olduğunu söyledim.
I said that her personality is different from others.
Onun karakterini anlıyorum.
I understand his character.
Onun karakterini gördükten sonra, aşırı duygusallaşacağını sanmam.
Seeing her personality, I don't think that she's going to be mushy.
Dövme onun karakterine uymuyor.
A tattoo doesn't fit his character.
Mantık yeteneklerini kullanabilmesi için, bu acımasızlık, onun karakterinin temel kısmını oluşturuyor.
Ruthlessness was an essential element of her personality, like logic.
Bu adamı, onun karakterini nasıl tarif edersiniz?
HOW would you describe this man, his character?
Çünkü onun karakterini ortaya çıkarıyor.
Because it reveals his character.
Ben onun karakterini sevmiştim aslında.
I loved his character.
Hacker temelde onun karakterini sıfırladı.
The hacker basically reset his character.
Bu adamı nasıl tanımlarsınız, onun karakterini?
HOW would you describe this man, his character?
Results: 44, Time: 0.0287

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English