Examples of using Orasının in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ve orasının tarihi çok uygun- Evet. bu yüzden çok iyi oldu.
Orasının çok güzel ve daha sıcak olması gerekiyor.
Orasının güvenli olduğunu söylemiştin.
Evet, orasının adı neydi?
Orasının Paris olduğunu anlamak bir hayli zamanımı almıştı.
Ama iyi haber, orasının güvenliği var.
Bayan Na. olduğunu bilmiyordum.- Orasının Bay Leenin evi.
Hotpot mu? Evet ama orasının kokusu elbiselere siniyor?
Fakat orasının zengin bir yer olduğunu söylüyorlar… iş olanağı olan bir yer, bir ülke.
Iş olanağı olan bir yer, bir ülke… Fakat orasının zengin bir yer Ve biz hala buradayız… susuz… Bu sırada onlar… olduğunu söylüyorlar.
Hiç parmak izi yok, mermi kovanı yok, tanık yok. Ama iyi haber, orasının güvenliği var.
Orasının yedi kapısı var, her kapıya da onlardan bir kısmı ayrılmıştır.
Hadi, Merril, orasının senin için zor olduğunu biliyorum, ama bütün bu saçmalıklara cidden inanıyor olamazsın.
Orasının bana iyi geleceğini düşündüğü için gönderdi.
Termonükleer füzyon''… Birçok heceden oluşuyor ama yalnızca orasının çok sıcak olduğu ve küçük atomların büyük atomlara dönüştüğü anlamına geliyor.
Hayvan dükkanına götürüp orasının hayvanat bahçesi olduğunu söylesek nasıl olur?
Ama adada ki herkes, orasının sadece bir gece kulübü olmadığını biliyordu.
Okyanusun tam dibinde bunlardan var… Orasının soğuk ve karanlık olduğunu sanıyorsun değil mi?
Okyanusun tam dibinde bunlardan var… Orasının soğuk ve karanlık olduğunu sanıyorsun değil mi?
Ama orasının yeni ve farklı bir koloni… ve güvenli olduğunu söylüyor.