OYUNUNA in English translation

• game
• play
• act
• scull
• player
• games
• playing

Examples of using Oyununa in Turkish and their translations into English

Bunu çevrimiçi rol yapma oyununa ayırın.
Save it for your online role playing.

Birçok beyzbol oyununa gittim.
I went to a lot of baseball games.

Hemencecik koluna bir serum yerleştireceğiz sonra oyununa devam edebilirsin.
We're gonna put an IV in your arm real quick, then you can go on playing.

Şimdi onu sinemaya… beysbol oyununa götürüyorum.
Now I can take him to movies… baseball games.

Tregennis, kaybolur kaybolmaz anında başka birisi kart oyununa eklenmiş olmalı.
Tregennis disappeared then almost instantly some other person affected the card players.

Sadece oyununa odaklan.
Just focus on your acting.

Sizi yenmek için ilk 15 oyununa ihtiyacım yok.
I don't need your first 15 plays to beat you.

Piliç oyununa kim katılacak?
Who's up for a game of chicken,?

İnek Oyununa falan mı gidiyorsun?
You going to some sort of Nerd Ball or something?

Kolej oyununa hoşgeldin, yeni gelen.
Welcome to college ball, freshman.

Şampiyonlar Oyununa hazır mısınız?
Are you ready to play Game Of Champions?

O zaman doğruluk oyununa ne dersin, Noel?
Then how about a game of truth, Noel?

Oyununa bağlı olarak değişir.
That depends on the game.

Aşk oyununa girmiş olduk.
I have entered the game of love.

Cuma oyununa hazır mısın?
You ready for the game Friday?

Tom Maryyi bir satranç oyununa davet edecek kadar aptaldı.
Tom was stupid enough to challenge Mary to a game of chess.

Basketbol oyununa tamamen duygusal yaklaşımı.
His whole emotional approach to a game of basketball.

Dart oyununa böyle başlanır işte.
That's how to start a game of darts.

Kraliçeden kroket oyununa bir davetiye.
An invitation from the Queen to play croquet.

Fransız tıbbının onurunu şarlatanların oyununa karşı korumak üzere buradayım.
Against the tricks of a charlatan. I stand here to defend the honor of French medicine.