Examples of using Paraya in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kızı bu kadar çabuk satıyorsa paraya ihtiyacı vardır.
Ama her zaman paraya ihtiyacı vardır.
Benim gibi güzel yaşayan birinin paraya ihtiyacı olur.
Paraya ihtiyaçım var.
Her şey paraya mal oluyor.
Tam da paraya ihtiyacımız olduğu zamanda?
Sen paraya aşıksın, değil mi Cathy?
Ama eğer paraya ihtiyacın olursa, Joe senin için ATMye gider.
Paraya ulaşmak için.
Arkadaşının verdiği'' paraya geri çevir.
Annemlerin evini bir ton paraya sattım.
Ortağınıza sormalısınız, tüm o paraya ne oldu?
Ona bildirmeliymişiz. Diyor ki, daha fazla paraya falan ihtiyacımız olursa.
Max, ne zaman paraya ihtiyacın var?
Kimse o paraya burayı kiralamaz.
Ölürsem, paraya elveda dersin ama.
Herkes paraya sıkışık desenize?
Bu paraya bir sirk bile taşırım.
Paraya ihtiyacı yok ama.
Sanırım tam olarak paraya ne olduğunu biliyorum.