Examples of using Pardon efendim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yaptıklarınızı gördüm ve yardımınıza ihtiyacım var. Pardon efendim.
Excuse me, sir. I have seen what you do, and I need your help.Pardon efendim.
Sorry, sir.Ankesörlü telefonunuz var mı? Pardon efendim.
Excuse me, sir, do you have a pay phone?Ya akşam ceketim? Pardon efendim?
Sorry, sir. What about my dinner jacket?Ankesörlü telefonunuz var mı? Pardon efendim.
Do you have a pay phone? Excuse me, sir.Ya akşam ceketim? Pardon efendim?
What about my dinner jacket? Sorry, sir.Biraz uyusam iyi gelecek.- Pardon efendim.
Sorry, sir.- Nothing some sleep won't cure.Lütfen Elit Odadaki Regan ve Time katılın. Pardon efendim.
Please join Regan and Tim in the Elite common room. Sorry, sir.Pardon efendim, fakat, araştırma ve kurtarma?
Pardon me sir, but, search and rescue?Pardon efendim, öyle seslenmek doğal gelmiyor.
Sorry ma'am, just don't come natural.Pardon efendim, rehbere ihtiyacım var.
Pardon efendim, nerede?
I'm sorry, sir. Where?Pardon efendim.
I'm sorry, sir.Pardon efendim, size zarar vermek istemedim.
Excuse me, sir, I didn't mean to offend you.Pardon efendim, size ve yönetime Mathildein adresinin değiştiğini söyleyecektik.
I'm sorry, sir But we wanted to tell you that Mathild has a new address.Pardon efendim, sizi başka nasıl uyandırırım bilemedim.
Sorry madam. I did not know how to make you differently awake.Pardon efendim? -Elsa bu sabah Loharaya gitti.
Pardon, sir?-Elsa left for Lohara this morning.Pardon efendim. Müdür odasına gelmenizi rica ediyor?
Beg your pardon, sir. The headmaster says, would you see him in his room?Pardon efendim. Bay Harrisonın yeni hesaplayıcısıyım.
Excuse me, ma'am. Mr. Harrison's computer reporting.Pardon efendim.
Sorry, boss.
