Examples of using Pasaportlar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Pasaportlar yüzünden MI5ın seninle çalışmak istediğini biliyorum.
Pasaportlar konusunda da dürüst olabilir misin?
Pasaportlar hakkında da dürüst olabilir misin?
Pasaportlar, pasaportlar Reddingtondan geldi.- Anlamıyorum.
Pasaportlar lazım.- Liz, tehlikedeyim.
Pasaportlar icin on odeme yapman lazim.
Pasaportlar, lütfen.
Pasaportlar sende, değil mi? Evet.
Pasaportlar sende, değil mi? Evet?
Pasaportlar ne zaman hazır olur?- Affedersin?
Pasaportlar ne zaman hazır olur?- Affedersin.
Pasaportlar bende.
Pasaportlar ve bavullar orada duruyor. Beni dinle!
Beni dinle! Pasaportlar ve bavullar orada duruyor.
Shepherd için pasaportlar ve diğer sahtekarlıklar doludur.
Pasaportlar hâlâ iş görür mü?
Tamam. Ya pasaportlar ve sözünü ettikleri Sophie Halliday?
Biletlerle pasaportlar sende mi?
O pasaportlar hükümetin malı!
Pasaportlar ve seyahat belgesi.