Examples of using Paylarını in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Biz onların da paylarını eksiksiz vereceğiz!
Onlara paylarını verdikten sonra, gideceğim bir yer var.
Paylarını almak için endişeli olmalılar.
Onlar paylarını öderler ve Patron da onlara göz kulak olur.
Paylarını istemeleri anlaşılır bir şey.
Adamlara paylarını dağıtın Bay Mccane.
Paylarını hak etmeliler, değil mi?
Hepsi paylarını ister.
Adamlara paylarını dağıtın Bay Mccane.
Tüm vampirler paylarını içmeli, Bayan Mazurski.
Bütün yaratıkların, hayatta kalmaları için bu enerjiden paylarını almaları gerekli.
Frytss ve Clayrein hazineden kendi paylarını almaya gelemeyecekleri mağaraya.
Kokain bağımlısı bebeklere paylarını vermeliyiz.
Onlar da paylarını istiyorlar.
Ve Lake Districteki daha eski volkanlar da kendi zengin paylarını getirdiler.
Bütün yemekleri önce oğulları yemektedir… ve paylarını kıskançlık içinde korumaktadırlar.
Eyalet okulları da paylarını aldılar.
Tüm yarışmacılar pastadan paylarını almaya çalışıyor.
Bu, Makedon firmalarının iç piyasadaki pazar paylarını ve Makedonyada Hırvat firmalarının aktarımlarına olan yatırımlarını artırmaları için bir şans.
Yeminlerinizin( akid ile) bağladığı kimselere de kendi paylarını verin. Şüphesiz, Allah, herşeye şahid olandır.