SAYGI in English translation

• respect
• respectful
• reverence
• regard
• respected
• respects
• respecting

Examples of using Saygı in Turkish and their translations into English

Bağlılık. Belki sevgi. Saygı.
Maybe an affection. An allegiance. A reverence.

Evet, saygı.
Ahh… The regard.

Bağlılık. Belki sevgi. Saygı.
An allegiance. A reverence. Maybe an affection.

Belki sevgi. Bağlılık. Saygı.
A reverence. Maybe an affection. An allegiance.

Senatoya hiç saygı göstermedi.
He's shown no regard for the Senate.

Bağlılık. Belki sevgi. Saygı.
An allegiance. Maybe an affection. A reverence.

Belki sevgi. Bağlılık. Saygı.
Maybe an affection. An allegiance. A reverence.

Melonun sakinleri, Kutsal Babanın hayırlı dualarını neşe ve saygı ile dinledi.
The inhabitants of Melo received the Holy Father's blessing, with joy and reverence.

Birine saygı duyup ona güvenmedikçe ondan emir almıyorsun.
You never could take orders from someone… unless you respected them and believed in the cause.

Ben Simon veya karısına saygı göstermek… Umurunda değildi?
You didn't care that Ben Simon showed no respect for you or his wife?

Ben isteklerine saygı göstermemeyi seçtim.
I chose not to honor their wishes.

Tafari ismi'' saygı duyulan ya da korkulan kişi'' anlamına gelir.
His given name, Tafari, means"one who is respected or feared.

Sana saygı gösterecekler.
They will respect you.

Ejderhalara saygı gösterilir, hatta onlara tapılırdı.
Dragons were respected, even worshipped.

Yani, kocama saygı duyuyordun, öyle mi?
So you respected my husband, is that it?

Sana saygı duyacak.
He will respect you.

Tarafsızlığımıza saygı duyulacağına emin olun ve hiçbir direniş olmaması gerektiğini unutmayın.
Be assured that our neutrality will be respected and remember there must be no resistance.

İsteğine saygı duyacağım.
Her wish will be respected.

Ruhlara saygı gösteriyorlardı.
They respected ghosts.

Muhalefetin eleştirilerine saygı duyacağız”.
We will respect opposition's criticisms”.