Examples of using Sekreteri in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Para istediği zaman sekreteri Julia Wolfla haber gönderiyor.
IPSF sekreteri FIP tarafından desteklenir
Sekreteri bulun, onay formunu imzalayın.
Sekreteri ya da öyle biriyle.
Başkan Cho, sekreteri ve güvenlik amiriyle arabada oluyor.
Onun kendi sekreteri yok mu?
Miriam Abramsonın sekreteri aradı ve davetli listesinde olmadığımı söyledi.
Arthurun sekreteri gizlice söyledi bana.
O devlet sekreteri olarak istifa etti.
Eyalet Sekreteri William Jenningsin bir gözlemine göre.
Para istediği zaman sekreteri Julia Wolf aracılığıyla haber gönderir.
Propaganda komitesinin sekreteri olman örenilecek. Çok yaşa!
An2} Sekreteri olan tek yardımcı avukatım.
Sekreteri olduğuna göre, onu mutlaka seviyordur değil mi?
Bölge komitesi sekreteri onları himaye altına alsa bile!
Birinin sekreteri için yüz bin mark mı yani?
James Baker lll: Ben eyalet sekreteri iken, Sovyet birliği içeriden çökmüştü.
Sekreteri teftişe mi geldin?
Sekreteri Kittynin yardımıyla… ülkeyi terketmişti.
Sekreteri Kittynin yardımıyla… ülkeyi terketmişti.