Examples of using Sevmediğin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şimdi benimle Meksikaya dönmek anneni sevmediğin anlamına gelmez.
Sevmediğin insanlarla yatınca neler oluyormuş gördün mü?
Krampus, her zaman sevmediğin insanlara mı zarar verir?
Şimdi… Meksikaya benimle geliyor olman anneni sevmediğin anlamına gelmez.
Sevmediğin biriyle bir ömür geçirmekten daha mı kötü?
Sevmediğin herhangi bir yiyecek var mı?
Ne sakınca var ki? Sevmediğin birinin evlenmesinde?
Sevmediğin birisi için neden perişan olasın?
Sevmediğin bir şey var mı?
Sevmediğin kimse var mı?
Sevmediğin bir adamda yaşamanın ne olduğunu hayal edebiliyor musun?
Sevmediğin bir yiyecek var mı?
Peki Jeffin sevmediğin iki huyu nedir?
Ya da sevmediğin bir köpek öldü.
Sevmediğin biriyle beraber olmak gibi.
Sevmediğin bir adamla yaşayabilir misin?
Senin asla sevmediğin bir rüşvete yolun çatmadı.
Ya da birinden sevmediğin bir yiyecek alıp yemek zorunda olmaktan korkarsın.
Sevmediğin bir'' koca domuz canavar''!
Neden sevmediğin biriyle evlenesin ki?