SIGARA in English translation

cigarette
sigara
smoke
sis
içmek
tüttürmek
duman
sigara
dumanını
dumanlar
cigar
puro
sigara
was smoking
sigara içmemesi
içiyor
sigara
fags
ibne
eşcinsel
nonoş
homo
sigara
tobacco
bir tütün
tütün
sigara
smokes
sis
içmek
tüttürmek
duman
sigara
dumanını
dumanlar
cigars
puro
sigara
fag
ibne
eşcinsel
nonoş
homo
sigara
smoking
sis
içmek
tüttürmek
duman
sigara
dumanını
dumanlar
smoked
sis
içmek
tüttürmek
duman
sigara
dumanını
dumanlar
been smoking
sigara içmemesi
içiyor
sigara
are smoking
sigara içmemesi
içiyor
sigara
am smoking
sigara içmemesi
içiyor
sigara

Examples of using Sigara in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Alkol, sigara ya da kafein kullanıyor musunuz?- Tamam.
Do you abuse alcohol, tobacco or caffeine? Okay.
Sigara içiyordu.
Top Dog herkesten dört sigara istiyor.
Top Dog wants four fags, from everyone.
Dur bi. Bizim Bernard: İrlandalı, sigara, içki içip sapıtan.
Bernard- Irish, smokes, drinking, wargh! Wait.
Böyle sigara ve içkiye devam edersen çocuğun ciğeri de seni kurtarmaz.
You keep drinking and smoking like this… and the kid's liver may not be enough.
Billy, mentollü sigara içiyordu, nehir.
Billy smoked menthols, river.
Sigara molasından döndüm, kapıyı açık gördüm
Coming back from a fag break, saw the door open
Bomba, ya da sigara dinamitleri hikkayelerinize bir an bile inanmadım.
Do not believe in his story about bombs and cigars dynamited.
Sigara yok. Tedarikçiler grevde.
The suppliers are on strike. No tobacco.
Sigara içiyordum, o geldi.
I was smoking. He came up.
Sanırım bardağı taşıran damla tankla sigara almaya kaçması olmuştu.
I think the final straw was nipping out to get some fags in a tank.
Dur bi. Bizim Bernard: İrlandalı, sigara, içki içip sapıtan!
Wait. Bernard- Irish, smokes, drinking, wargh!
Yatakta sigara mı içiyordu?
Could he have been smoking in bed?
Eğer sizi sigara ya da içki içerken yakalarsam, gebertirim.
If you get caught smoking or drinking, you're dead.
Sen de sigara içerken iyiydi.
It used to be so nice when you smoked too.
Bize sigara ver.
Give us a fag.
Sigara dükkanı üzerine ne dersin?
What about over a tobacco shop?
Belediye başkanı sigara ve arka odadaki kızlardan birini istiyor.
Mayor needs the cigars And one of the oirls in the back room.
Tek başına verandada sigara içiyordu. Kiminleydi?
He was smoking, alone, on the patio. Who was he with?
Kusura bakma ama, sabahları hala sigara dağıtmıyoruz.
Sorry, but we still don't hand out morning fags.
Results: 9818, Time: 0.0331

Top dictionary queries

Turkish - English