Examples of using Sigara in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Alkol, sigara ya da kafein kullanıyor musunuz?- Tamam.
Sigara içiyordu.
Top Dog herkesten dört sigara istiyor.
Dur bi. Bizim Bernard: İrlandalı, sigara, içki içip sapıtan.
Böyle sigara ve içkiye devam edersen çocuğun ciğeri de seni kurtarmaz.
Billy, mentollü sigara içiyordu, nehir.
Sigara molasından döndüm, kapıyı açık gördüm
Bomba, ya da sigara dinamitleri hikkayelerinize bir an bile inanmadım.
Sigara yok. Tedarikçiler grevde.
Sigara içiyordum, o geldi.
Sanırım bardağı taşıran damla tankla sigara almaya kaçması olmuştu.
Dur bi. Bizim Bernard: İrlandalı, sigara, içki içip sapıtan!
Yatakta sigara mı içiyordu?
Eğer sizi sigara ya da içki içerken yakalarsam, gebertirim.
Sen de sigara içerken iyiydi.
Bize sigara ver.
Sigara dükkanı üzerine ne dersin?
Belediye başkanı sigara ve arka odadaki kızlardan birini istiyor.
Tek başına verandada sigara içiyordu. Kiminleydi?
Kusura bakma ama, sabahları hala sigara dağıtmıyoruz.