Examples of using Sigara almaya in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sigara almaya gitti.
Gün içinde, beni sigara almaya gönderdi.
During the day, he sent me out to buy cigarettes.Her neyse, bu Macarların çoğu tütün dükkânına sigara almaya giderlerdi.
Anyway, many of these Hungarians went into tobacconist's to buy cigarettes.Martine az önce sigara almaya çıktı.
Martine just ran out to buy cigarettes.Arabamı evimin yanına park ettim ve sigara almaya gittim.
I parked my car near my home and went to buy cigarettes.Sigara almaya gidiyorum.
I'm going to buy cigarettes.Sigara almaya gitti.
He went to buy cigarette.Sigara almaya gidiyorum demişti.
He said he was going to buy cigarette.Sigara almaya gidiyorum, tamam mı?
I will get some cigarettes, okay?Sigara almaya çıktım.
I went out for cigs.Sigara almaya gitti.
She's buying cigarettes.Ben sigara almaya gideceğim.
I will go buy cigarettes.Sigara almaya gitmiştim.
I went to get some cigarettes.Sigara almaya gitti.
She went to buy some cigarettes.Sigara almaya.
To get some cigarettes.Ben sigara almaya gidiyorum.
I'm going to get some cigarettes.Del Gruner sigara almaya çıkmamış yani.
Del Gruner is not out buying cigarettes.Aşağıdaki markete sigara almaya gideceğim.
I'm gonna go Sigara almaya gidiyorum, sen iyisi mi kompartımana gir.
I'm gonna get some cigarettes, you better go in the department.Sigara almaya gitti.
He's gone to get some cigarettes.
