SIYAHTI in English translation

• black

Examples of using Siyahtı in Turkish and their translations into English

Ve derim, şimdi olduğu gibi o zaman da siyahtı.
And my skin was as black, then, as it is now.

Matt Dobbsın oynadığı Ray karakteri siyahtı.
Ray, the character that Matt Dobbs was playing, was black.

Kumaşın üstünde kalan kıllar siyahtı.
The remaining hair on the muslin was dark.

Ve hepsi siyahtı.
And they were black.

Büyük olanlarından, siyahtı.
The big kind, dark.

Hayır, doğru cevap siyahtı.
No. The correct answer is black.

Lacivert, ve ayakkabıları siyahtı.
Dark blue, and the shoes were black.

Ve, oh, siyahtı.
And, oh, a black.

On yıl önce bütün sokak siyahtı.
Decade ago, this whole block was black-owned.

Belki de gerçekte siyahtı.
Well, he may have been black.

İkisi siyahtı.
Two were black.

Annesi onun evinde hizmetçiydi. Babam siyahtı.
My father was black. His mother was a maid in her house.

Diğer kadınlar siyahtı.
The other women were black.

Çerçevesizdi… ve geri kalanı da… siyahtı.
Used to be black. And the rest of me.

Doktor sonunda kanı aldı ve kan siyahtı.
He finally gets the blood out, see, and it's black.

Onu gördüm. Büyük ve siyahtı.
Big and dark. I saw it.

En son birine çıkma teklif ettiğimde saçlarım ABD başkanından daha siyahtı.
My hair was black and the president wasn't. The last time I asked someone out.

Başka ne düşünebilirdim ki? Adam siyahtı.
He was black, what the hell was I supposed to think?

Kesinlikle doğrudur. Bak Jimmy… benim eşim bir siyahtı.
Undeniably true. my wife was black. See, Jimmy.

Evet, eski sevgililerim genelde siyahtı.
Yeah, my exes have usually been black.