SIZI ÖLDÜRMEYE in English translation

to kill you
seni öldürmeye
seni öldürecek
seni geberteceğim
to murder you
seni öldürmeye
seni öldürecek
sen ise 17 yaşındasın ve içimden seni öldürmek
to assassinate you
sana suikast
seni öldürmek

Examples of using Sizi öldürmeye in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Gunner sizi öldürmeye çalıştı, onu vurdun… o
Gunner tries to kill you, you would shoot him,
Gunner sizi öldürmeye çalisti, onu vurdun… o
Gunner tries to kill you, you would shoot him,
Ralph sadece lambayı devirip kaçmaya çalışmak yerine sizi öldürmeye kalkmayı öneriyor.
Instead of merely knocking over the lamp and making good his escape, Ralph suggests he also attempts to kill you.
arkadaşlarınızı elinizden alır yaşamınızı ele geçirir ve sonunda sizi öldürmeye kalkışırlar.
they will steal your friends, take over your life, and ultimately try to kill you.
Ralph sadece lambayı devirip kaçmaya çalışmak yerine sizi öldürmeye kalkmayı öneriyor.
Ralph suggests he also attempts to kill you. Instead of merely knocking over the lamp and making good his escape.
ben ciddi şekilde sizi öldürmeye çalışıyorduk Söyleyebileceğim şey.
I are both seriously trying to kill you, What I can say is.
Belki de neden Marslı bir bahriyeliyle burada olduğunuzu ve kendi hükümetinizin… sizi öldürmeye çalıştığını bana anlatmanız için şimdi iyi bir zamandır.
For you to tell me why you're here, trying to kill you. Maybe now would be a good time with a Martian marine and your own government.
Belki de neden Marslı bir bahriyeliyle burada olduğunuzu ve kendi hükümetinizin… sizi öldürmeye çalıştığını bana anlatmanız için şimdi iyi bir zamandır.
With a Martian marine and your own government for you to tell me why you're here, Maybe now would be a good time trying to kill you.
Sizi dize getirmeye çalıştım Bay Queen sevdiklerinizi kaçırmaya yeltendim, sizi öldürmeye çalıştım ama hiçbiri işe yaramadı.
I tried to bring you into the fold, Mr. Queen, I tried to kidnap your nearest and dearest, I tried to kill you, but none of that took.
öyleyse Yem neden Şangayda sizi öldürmeye kalkıştı?
then why did Yem try to kill you in Shanghai?
İnsanlar ya sizden faydalanmaya ya da sizi öldürmeye çalışırdı sonra da milyonlarca insan ölürdü, hem senin türünden hem benimkinden.
Humans would either try to exploit you or kill you and then millions would die, of your kind and mine.
sizi takip edebiliyor ve o da siz neredeyseniz oraya geliyor ve sizi öldürmeye çalışıyor.
he can come to wherever you are and kill you.
Siz veya şu adamlardan herhangi biri bana dokunursa tüm gücümle sizi öldürmeye çalışır ve son nefesimle, sizi lanetlerim!
And if you or any of these men should dare to lay a hand on me I will try with all the strength in me to kill you and with my last breath, I shall curse you to God!
Birisi sizi öldürmeyi deniyor.
Someone is trying to kill you.
Biri sizi öldürmekle tehdit etti.
Someone's threatened to kill you.
Mr Spock sizi öldürmemi emretti.
Mr Spock has orders to kill you.
Sizi öldürmeyi isterdim.
I would love to kill you.
Sizi öldürmeyi planlıyorlar.
They're planning to kill you.
Sizi öldürmemi istiyorsunuz.
You ask me to kill you.
Ometiklanın sizi öldürmekle tehdit ettiği, dikkatimi çekti.
It has come to my attention that First Omet'iklan has threatened to kill you.
Results: 237, Time: 0.0272

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English