Examples of using Start in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Start çizgisine geçelim.
Start verildi ve koşu başladı.
Bulinga koşusunda start alabilirse şampiyon olma şansı var.
Start yerinde biraz huysuzlanıyor. İçeri giriyor. Vague Lady.
Start verince takviye güçler de bize katılacak.
Bu kez start çizgisine geliyorlar, start hakemi bayragini kaldirdi.
Onlara start vermelisiniz efendim.
Start derhal yapılmalı.
Ben ve Start.
Matteo start alır.
Uçuş kontrol, Seberus konuşuyor, start için hazırlanıyoruz.
Bu kez start çizgisine geliyorlar, start hakemi bayragini kaldirdi.
Cayman Meclis seçimleri için start verecek.
Hayır, ama start oyuncusuydum.
Güven bana, bu yarıştaki en önemli şey start.
Bugünkü esas yarış… start almaya hazırmış.
Sonuç olarak, Ronnie helikoptere götürüldü… ve yeniden start verdik.
Hayır, ama start oyuncusuydum.
Selam Amerika'' ya start verildi.
Koşucular birlikte start alıyor ama… finişe gelmeden önce hepsine uğradıkları müddetçe… kontrol noktalarından istedikleri sırayla geçebiliyorlar.