SUDANDA in English translation

in sudan
sudanda

Examples of using Sudanda in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Aralık 2011 yılında Güney Sudanda çalışan yabancıların, Yabancı İşleri Bakanlığına yeniden kayıt
In December 2011, foreigners working in South Sudan were required to re-register with the Department of Alien Affairs
Malakal- Güney Sudanda tedavi bekleyen Kala-azar hastaları için ek bir tedavi merkezi kurulması konusunda planlar mevcuttur.
There are plans to open an additional Kala-Azar treatment centre in Malakal, Southern Sudan to cope with the overwhelming number of patients that are seeking treatment.
Binlerce kilometre yürüdükten sonra çocukların, Sudanda beş yıldır süren toplu göçe dayanacak güçleri kalmamıştı.
Having trekked over a thousand miles on foot, the Boys' enduring five-year exodus out of Sudan was over.
Syracuseda mülteci olarak yerleşmeden önce Sudanda ve Batı Afrikadaki komşu ülkeleri boyunca yıllar boyu kilometrelerce yürümek zorunda kaldı.
He wandered hundreds of miles across Sudan and neighboring East African countries for several years, before settling as a refugee in Syracuse.
Sudanda devam eden iç savaş, bugün New York Timesın ön sayfasında yayınlanan, Kevin Carter isimli fotoğrafçı tarafından çekilen kareyle dikkatleri üzerine çekti.
The ongoing civil war in the Sudan was given a spotlight today when a photograph taken by South-African photographer Kevin Carter was published on the front page of the New York Times.
İster San Franciscoda, ister Sudanda, ister Samanyolu Galaksisinin kalbinde doğmuş olalım, biz gezinen yıldız
Whether we're born in San Francisco, or Sudan, or close to the heart of the Milky Way galaxy,
Savaşın harabeye çevirdiği Sudanda, Doğu Afrikanın el değmemiş en büyük savanası olan Boma Ulusal Parkı bulunuyor.
In the war-wracked country of Sudan lies Boma National Park, the largest intact savannah in East Africa.
Görevinin ilk yıllarında Mısır ve Sudanda görev yapan Carden daha sonra Harry Rawson komutası altında in 1897 yılında Benin seferinde bulunmuştur.
Carden's early career was marked by service in Egypt and the Sudan and later, under Harry Rawson, in the Benin Expedition of 1897.
Yakın bir arkadaşım Sudanda bir belgesel çekiyor ve benden de parçası olmamı istedi.
A buddy of mine is making a documentary in the Sudan, and he's asked me to be part of it.
Yetkililer Sudanda 165 kişinin hayatını alan sarı humma… salgını gibi bir salgını önlemeyi umuyorlar.
Like yellow fever in the Sudan that claimed the lives of 165 people. Officials are hoping to avoid an outbreak.
Yetkililer Sudanda 165 kişinin hayatını alan sarı humma… salgını gibi bir salgını önlemeyi umuyorlar.
Like yellow fever in the Sudan Officials are hoping to avoid an outbreak that claimed the lives of 165 people.
Yetkililer Sudanda 165 kişinin hayatını alan sarı humma… salgını gibi bir salgını önlemeyi umuyorlar.
That claimed the lives of 165 people. like yellow fever in the Sudan Officials are hoping to avoid an outbreak.
Yetkililer Sudanda 165 kişinin hayatını alan sarı humma… salgını gibi bir salgını önlemeyi umuyorlar.
That claimed the lives of 165 people. Officials are hoping to avoid an outbreak like yellow fever in the Sudan.
Güney Sudanda 2011 yılında bir referandum yapılacak. Muhtemelen bu referandumda bağımsızlık için oy kullanacaklar.
South Sudan is going to be having a referendum in 2011 in which it is very likely to vote itself independence.
Bin Ladinin Sudanda sekreterliğini yapıp… şimdi Nairobide yaşayan Vadih el Haş vardı, hatırlıyor musun?
Used to be UBL's secretary in the Sudan, Remember Wadih el-Hage… It… now lives in Nairobi?
Sudanda ayaklanma tehlikesi vardı, kulübün finanse ettiği ve Nilin kaynağını araştıran keşif seferi ortaya çıktı.
When there are rumblings of revolt in the Sudan, an expedition subsidized by your club conveniently shows up to study the source of the Nile.
Bin Ladinin Sudanda sekreterliğini yapıp… şimdi Nairobide yaşayan Vadih el Haş vardı.
Now, lives in Nairobi? Used to be UBL's secretary in the Sudan.
Bin Ladinin Sudanda sekreterliğini yapıp… şimdi Nairobide yaşayan Vadih el Haş vardı, hatırlıyor musun?
Now lives in Nairobi? It… Used to be UBL's secretary in the Sudan, Remember Wadih el-Hage?
Bin Ladinin Sudanda sekreterliğini yapıp… şimdi Nairobide yaşayan Vadih el Haş vardı,?
Used to be UBL's secretary in the Sudan, now lives in Nairobi?
Sudanda usul haline getirdikleri diğer şey de aynen böyle giyinip,
And the other thing they used to do in the Sudan was to get dressed up like this
Results: 140, Time: 0.0279

Top dictionary queries

Turkish - English