SUNBAE in English translation

• sunbae
• senior
• seonbaenim

Examples of using Sunbae in Turkish and their translations into English

Pek çok arkadaş ve sunbae edindim.
So I made a lot of friends and many seniors.

Sunbae, lütfen kahve için.
Sunbaenim, please have some coffee.

Sunbae sen kahve içmediğin için… İşte!
Sunbaenim, since you don't drink coffee, tada!

Sunbae, söyle ne yapmalıyım?
Sunbaenim, what can I do?

Sunbae, bir ara vaktin olduğunda öğle yemeği yiyelim.
Eun-yi, let's have dinner sometime.

Sunbae, o kravat sana çok yakışmış!
Woo-sung, I really like your tie!

Sunbae, bu çok ani oldu.
Jihu, it's just so sudden.

Sunbae, koreografide çok iyisin.
Senior, you're good at choreography.

Sunbae ben yapmadım.
Senior, it wasn't me.

Eğer sunbae acı çekerse, ben de acı çekeceğim.
If Sunbae's suffering, I will suffer too.

Teşekkürler Sunbae!
Thank you! Sunbaenim!

Ismarlarım sunbae!
I will treat you!

Sunbae, birlikte yiyelim.
You should eat. 488H.

Saatlerce sen de mi oradaydın sunbae?
Four hours? Kyungsu you were there for four hours?

Jun Pyo sunbae onun için yeterli
Jun Pyo sunbae isn't enough for her,

Büyükbaba ve Sunbae… ve Ben- eğer soruna neden olduysan,
Grandfather and Sunbae are… and I'm- If you have caused trouble,

Il Joo sunbae sorulacak soruları verdi ama onları soramayacak kadar utanıyorum.
Senior Il Joo gave me these questions to ask, but I would be too humiliated to ask them.

Jihoo sunbae eski başkan Yoonun torunu,
Jihoo sunbae is the grandson former President Yoon,

Saygı duyduğum sunbae, sevdiğim sınıf arkadaşım, işinizi görmek istiyorsanız
My respected senior, and my beloved friend… If you're here to pee,

Sunbae ne zaman böyle hissetmeye başladım bilmiyorum. ama… sensiz yaşayamam. bunu kabul edemem.
It was what my Grandma gave my mother. Sunbae. I don't know when I started to feel like this. but.