SUYUMUZ in English translation

• water
• juice
• waters

Examples of using Suyumuz in Turkish and their translations into English

Suyumuz olmadığına göre, sonsuzluk erken başlayabilir.
With no water, forever looks to be arriving a mite too soon.

Suyumuz olmadan nasıl dayanacağız?
How are we doing with water?

Elma suyumuz bitti. Bu şekilde uçmak hiç güvenli değil.
We have run out of Appletize, so it's not safe to travel.

Suyumuz bitti.
Dead in the water.

Suyumuz ciddi anlamda kirlenmiş.
The water is heavily contaminated.

Suyumuz da kalmadı?
How are we with water?

Suyumuz kalmadı.
IT'S THE END OF THE WATER.

Öyleyse arabamız ve suyumuz olmadan yolda kaldık.
Then we're left here with no water and no car.

Suyumuz kalmadı, bu yüzden bırakıyor.
There will be no water. So he's stopping.

Yeraltı kuyularında suyumuz var, ama telsiz bağlantımız yok.
We have water in the underground wells but without electricity, the radio's dead.

Suyumuz bitince, tıpkı Musa gibi asasıyla kayaya vurup su çıkarır.
When we run out of water, he strikes a rock like Moses and water falls out.

Aynen. Suyumuz ne alemde?
How are we fixed for water?

Hiç olmazsa suyumuz olur, ayrıca bildiğimiz bir bölge.
And it's familiar territory. We will have the water at our backs.

Çölde kaybolduk, suyumuz bitti. Başka ne aksilik çıkabilir?
Lost in the desert, out of water, what else could go wrong?

Suyumuz var, teşekkürler. Hayır.
No. We have some, thanks.

Suyumuz olmadığına göre bu yaklaşık 48 saat filan sürecek.
And since we have no water, that means about another 48 hours.

Suyumuz bitti. İdahoda tonlarca su var.
Well, Idaho has vast amounts of water. We're out of water.

Suyumuz bitti. İdahoda tonlarca su var.
We're out of water. Well, Idaho has vast amounts of water.

Suyumuz bittiğinden beri, 3 ya da 4 gün.
From when we run out of water, about three or four days.

Suyumuz bitti. Gidip doldurmamız lazım.
We have to go refill the water.