TÜM KURBANLARIN in English translation

of all
tüm
hepsinden
bütün
her şeyden
herşeyden
herkesin
hepimizin
onca
pekâlâ
her çeşit
on every vic all

Examples of using Tüm kurbanların in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tüm kurbanların isimlerini araştırdım.
I ran the names of all the victims.
Sid, az önce tüm kurbanların tıbbi kayıtlarını gönderdi.
Sid just got me the medical histories of all our vics.
Alexander Kolevatov. Tüm kurbanların ölüm nedeni hipotermi olarak belirtildi.
Alexander Kolevatov. The cause of death for all the victims was determined to be hypothermia.
Tüm kurbanların ölüm nedeni hipotermi olarak belirtildi.
The cause of death for all the victims was determined to be hypothermia.
Bak, üzgünüm… ama tüm kurbanların yakınlarıyla iletişime geçtik bile.
I'm sorry, but we have already contacted all of the victims' families.
Tüm kurbanların evinde bir tane var. Evet.
Yup. There's one at every victim's house.
Evet. Tüm kurbanların evinde bir tane var.
Yup. There's one at every victim's house.
Tüm kurbanların ailelerinden onay aldık mı?
Do we have consent from all the victims' families?
Tüm kurbanların şu ana kadar bulabildiğimiz tek ortak noktası o.
That's the only common ground of all the victims we found so far.
Tüm kurbanların bir ortak yanı var.
Has one thing in common. And every victim.
Peki, tüm kurbanların yakınlarıyla görüştün.
Okay, so you have been to the relatives of all the victims.
Tüm kurbanların boyunlarında iki küçük delik var.
All of the victims had two puncture marks on their necks.
Eğer tüm kurbanların hayatında ortak bir ilişki bulursak çok işimize yarar.
If we can find a cross-relationship, someone in all the victims' lives, that will be incredibly helpful.
Tüm kurbanların kartlarındaki isimler ehliyetleriyle uyuşuyor. Araba anahtarları ceplerinden çıktı.
All the victims' driver's licenses match up with their name tags, and they all had car keys in their pockets.
Adli tıp raporunda, tüm kurbanların dışında yalnızca bu kızın ölüm sebebi sonuçsuz kalmış.
Out of all the victims in the coroner's report, hers was the only inconclusive cause of death.
İlk 5 cinâyet rastlantıydı ancak tüm kurbanların suç kayıtları ya da aile içi şiddet geçmişleri var.
The first 5 murders appear to be opportunistic kills, but all the victims have criminal records or a history of domestic violence.
Viroloji tüm kurbanların kuduz virüsünün taşıyıcısı olan T. Brasiliensis nedeni ile hayatını kaybettiğini doğruladı.
Virology confirmed that all four victims died of a, uh, rabies virus variant associated with T. Brasiliensis.
Tüm kurbanların mesai arkadaşlarının, ebeveynlerinin ve ailelerinin kayıplarıyla nasıl başa çıktığını görmek için.
To co-workers, parents and families of all the victims to see how they're coping with their loss.
Rachel Dugan yani Cruella hariç tüm kurbanların küçük çocukları var,
All of our victims had really young children except for Rachel Dugan, A.K.A. Cruella,
Pekâlâ, tüm kurbanların babası adamımız ise sorunu geri döndüğünde organlarının iflas edeceğini biliyormuş demektir.
So if our guy fathered all of the victims, he must have known that his organs would fail when the Troubles returned.
Results: 63, Time: 0.0327

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English