Examples of using Türkiyede in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
İngiltere ve Türkiyede araştırmalar yaptı.
Türkiyede ve Dünyada Vicdani Ret 1. bas.
Güral Porselen, Türkiyede bulunan önemli porselen ve seramik üreticilerinden biridir.
Amerikanın Türkiyede bulundurduğu bütün güçlerini çekmesini istiyorum.
Türkiyede Yabancı Okullar ve Azınlık Okulları( 1925-1926) Doktora.
Onlara Türkiyede olan silahlarımızı çekeceğimizi söyleyelim.
Onlara Türkiyede olan silahlarımızı çekeceğimizi söyleyelim.
Türkiyede suç ile polis ve jandarma teşkilatı mücadele etmektedir.
Türkiyede faaliyet gösteren bir silah tüccarı.
Türkiyede şampiyona varmış.
Türkiyede ise 22 Şubatta raflardaki yerini aldı.
İş dünyası: Türkiyede bu yaz turizm patladı.
Renaultnun montajı Türkiyede yapılan modeli Moskovada görücüye çıktı.
Türkiyede şampiyona varmış.
Türkiyede üniversitelerdeki türban yasağının geçmişi 1980lere dayanıyor.
Eylül 2013 tarihinde dizinin ilk bölümü Türkiyede Star TVden yayınlandı.
Ve bu kazanç da Türkiyede kalmaz.
Sınırı geçerken Türkiyede vurulmuştu.
Bunların 4 tanesi Türkiyede bulunur.
Bu banknotların tamamı Türkiyede basılmıştır.