Examples of using Taşıdın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Zamanında daha kötü yükler taşıdın.
Sen, beni acil servise kadar taşıdın.
Vsadece sen ışığa olan bağı taşıdın.
O çantayı sen taşıdın.
Ne tabut taşıdın, ne toprak döktün!
O tabancayı on yıl taşıdın ve şimdi kurşunu boşa harcadın.
Yaralı Kendallı kamyonete taşıdın ama tam olarak anlamıyorum.
Ripin cesedini mutfağa taşıdın ve onu derin dondurucuya sakladın.
Rahul, karını tapınağa taşıdın… aferin, aferin!
Beni taşıdın. Sana borcumu nasıl.
On yıdır o tabancayı taşıdın ve şimdi kurşununu boşa harcadın.
On yıldır o tabancayı taşıdın ve şimdi kurşununu boşa harcadın.
Jun-seyi eve taşıdın, bu yüzden sorun yok.
Üzerinde taşıdın, Sherlock? Demek bunca zaman kanıtı.
Niye lahana taşıdın, soğan soydun?
Nasıl taşıdın onca kasayı?
Bu yarayı içinde hep taşıdın.
Kutu mu taşıdın?
Bütün eşyalarını buraya mı taşıdın?
Onu sırtında mı taşıdın?