TANIŞTIĞIMIZDA in English translation

we met
buluşuyoruz
buluşacağız
buluşuruz
buluşalım
karşılaştık
tanıştık
buluştuk
görüştük
buluşalım mı
we meet
buluşuyoruz
buluşacağız
buluşuruz
buluşalım
karşılaştık
tanıştık
buluştuk
görüştük
buluşalım mı

Examples of using Tanıştığımızda in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Annabelle tanıştığımızda gerçekten bir şansımız olduğunu düşündüm.
And when I met Annabel, I honestly thought we had a chance.
Seninle ilk tanıştığımızda kaç yaşındaydın?
How old were you when I first met you?
O zaman tanıştığımızda beni neden görmezden gelmedin?
So why didn't you just ignore me when I met you?
Tanıştığımızda bana yalan söyledin!
You lied when you met me!
Tanıştığımızda bizde çok iyi bir izlenim bıraktın.
You made such a good impression on us when we met you.
Bu geçen gece seninle tanıştığımızda üzerinde çalıştığım bi şarkı.
Working on after we met last night. This is something I kind of started.
Yaşında. Tanıştığımızda karım 18 yaşındaydı.
She's 18. My wife was 18 when I met her.
Tanıştığımızda sana ilk ne demiştim hatırlıyor musun?
Do you remember what I said the first time I met you?
Biz mi? Tanıştığımızda altı aylık hamileydim?
I was six months pregnant when we met. We"?
Onunla ilk tanıştığımızda… bize FBl için çalıştığını söylemişti.
The first time we met her she said she was working for the FBI.
Onunla ilk tanıştığımızda… bize FBl için çalıştığını söylemişti?
Did you forget the first time we met her, she said she was working for the FBI?
Yıl önce, seninle tanıştığımızda, ilk 15 dakikada seninle konuşmaktan bıkmıştım.
I was tired of talking to you 15 minutes after I met you 20 years ago.
Tanıştığımızda Akıl Hastanesinde onun doktoruydum.
When I met him, was his doctor in the asylum.
Onunla ilk tanıştığımızda, oğlunu mutsuz edersem beni öldürmekle tehdit etmişti.
First time I met her, she threatened to murder me if I ever made her son unhappy.
Tanıştığımızda ben de aynı şeyi düşünmüştüm.
What I thought when I met you.
Tanıştığımızda bende aynı şeyi düşünmüştüm.
What I thought when I met you.
Tanıştığımızda garip bir şey duymuştum dünyanın bir yerinde garip bir şey oluyormuş.
I have heard that whenever you meet something strange occurs somewhere in the world.
Biz biraç gün önce tanıştığımızda, seni kendim öldürmek istiyordum.
If we would met a few days ago I would have killed you myself.
Seninle ilk tanıştığımızda… Öyle ayakta mı duracaksın?
When I first met youYou just gonna stand there?
Seninle ilk tanıştığımızda geldi. Bu fikir aklıma.
After we met the first time. I got the Idea for it.
Results: 723, Time: 0.0284

Top dictionary queries

Turkish - English