Examples of using Temel in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sizinle gelirdim, Temel, ama üşütmüşüm.
Evrendeki temel güç. Sana söyleyeyim,
Finlandiyada temel eğitim öğretmenlerinin hepsi yüksek lisans yapmıştır.
Eski zamanlarda, sadece altı tane temel büyü kaynağı vardı.
Temel! Denizaltı olduğunu sanıyor!
She's a submarine. Popeye!Temel eğitimde 1-6. sınıfların sınıf öğretmenlerinin uzmanlık alanı pedagoji.
Comprehensive school class teachers, who teach grades 1–6, are specialised in pedagogy.Karbon ve kalsiyum. En temel bileşenlerine kadar ayrılmış.
Reduced to its most elemental components: carbon and calcium.Evet.- Gökyüzü. Büyücülerin büyü yapması için temel enerji gerekir.
The Sky.- Yes. To cast a spell, a mage needs Primal Energy.Temel, Geliyor. ama piyanocu… Bilirsin, seninle gelirdim.
He's coming!- I would go, Popeye, but.Genç göçmenlerin temel eğitimi.
Comprehensive education for young immigrants.Temel, hayır. Bak!
No! Look out, Popeye.Göçmenler ve temel okul.
Immigrants and comprehensive school.Temel! Denizaltı olduğunu sanıyor.
Popeye! She's a submarine.Başka yetişkinler liselerinde de, yetişkinler için temel öğrenim verilmektedir.
Other upper secondary schools for adults also provide comprehensive education for adults.Temel! Şimdi seyret, Bay Oxmeat!
Popeye! Watch out now, Mr. Oxmeat!Daha fazla bilgiyi InfoFinlandın Temel eğitim sayfasından okuyun.
Read more on the InfoFinland page Comprehensive education.Bak! Temel, hayır.
No! Look out, Popeye.Temel eğitim hakkında daha fazla bilgi için InfoFinlandın Temel eğitim sayfasını okuyun.
Read more about comprehensive education on the InfoFinland page Comprehensive education.Ben de varım, Bay Temel, yarın.
You can count on me, Mr. Popeye, uh, tomorrow.Ona dikkat et, Temel.
Watch him, Popeye.
