VAHŞI BIR CANAVAR in English translation

wild beast
vahşi bir hayvan
vahşi bir canavar
vahşi bir yaratık
a ferocious monster
vahşi bir canavar

Examples of using Vahşi bir canavar in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Depresyon vahşi bir canavardır.
Depression is a brutal beast.
Ben vahşi bir canavarım.
I'm a wild beast.
Köşeye kıstırılmış vahşi bir canavarı yansıtan bir bakış.
One found reflected in wild beast, when pressed to corner.
Biliyoruz ki çocuklarımız vahşi bir canavara kurban ediliyor.
We know our children are sacrificed to a wild beast.
Zengin, yaşlı bir kadın, vahşi bir canavarı evcilleştiriyor.
Rich old lady domesticates savage beast.
telsizi orman adamı almış ve bu adam vahşi bir canavardan bile betermiş.
has the radio and he is worse than a wild beast.
Mezarlığın dehlizlerinde dolaşan vahşi bir canavardan söz ediyorlar- keskin dişleri onbeş santim uzunluğundaymış.
They talk of a savage beast who prowls these catacombs with teeth six inches long.
Vahşi bir canavarın hayatı, bu savaşı kazanmaları için cesur askerlerimize ihtiyaç duydukları üstünlüğü sağlamaya değmez mi?
Is it not worth the life of one savage beast to give our brave troops the advantage they need to win this war?
Anakin, Vahşi bir canavarın hayatı,… bu savaşı kazanmaları için cesur askerlerimize… ihtiyaç duydukları üstünlüğü sağlamaya değmez mi?
Anakin, is it not worth the life of one savage beast… to give our brave troops the advantage they need to win this war?
Anakin, Vahşi bir canavarın hayatı,… bu savaşı kazanmaları için cesur askerlerimize… ihtiyaç duydukları üstünlüğü sağlamaya değmez mi?
Brave troops the advantage they need to win this war? Anakin, is it not worth the life of one savage beast to give our?
Anakin, Vahşi bir canavarın hayatı,… bu savaşı kazanmaları için cesur askerlerimize… ihtiyaç duydukları üstünlüğü sağlamaya değmez mi?
To give our brave troops the advantage they need to win this war? Anakin, is it not worth the life of one savage beast.
Babam nasıl yabanda iki ay geçirdi diye vahşi bir canavara dönüştü?
Just from two months in the wilderness? How could Dad turn into some kind of feral creature.
Bir zamanlar dostça görünen deniz… artık beni öldürmeye çalışan vahşi bir canavara dönüşmüştü.
A violent monster trying to kill me. What had once seemed friendly was now.
Dengesiz zihnine kurban vahşi bir canavar!
Tethered to her A ferocious monster… deranged mind!
Ne yapacağı belirsiz vahşi bir canavar görüyorsunuz.
A fierce, unpredictable beast.
Onu vahşi bir canavara çeviriyor.
Transforming him into that filthy beast.
Kollarıyla bacaklarını kesmek için vahşi bir canavarın.
To hack the limbs off some wild beast.
Aksi takdirde, halkını vahşi bir canavara çeviremezsin.
Otherwise you can't turn people into beasts.
Yani başka bir boyuttan gelen ufak bir yaratığın büyük bir yaratığa bulaştığını ve onu vahşi bir canavara dönüştürdüğünü söylüyorsunuz.
So we're talkin' about a little critter from a different dimension that burrows into a big critter, turning it into a rampaging monster.
Yani başka bir boyuttan gelen ufak bir yaratığın büyük bir yaratığa bulaştığını… ve onu vahşi bir canavara dönüştürdüğünü söylüyorsunuz.
So we're talking about a little critter from a different dimension that burrows into a big critter, turning him into a rampaging monster.
Results: 108, Time: 0.0316

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English