Examples of using Yüzyüze in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sadece yüzyüze görüşmeleri bilgilendirici buluyorum, ya sen?- Biliyorum?
Onun hakkında neler düşündüğümü yüzyüze anlatmak istiyorum.
Ama bu çok önemli olduğu için yüzyüze konuşmak istedim.
Her şekilde, sanırım onunla yüzyüze buluşmamız gerekecek.
Seninle yüzyüze görüşmeliyim.
Adamla yüzyüze görüşmem gerekiyor.
Kilise ciddi seçeneklerle yüzyüze, içimiz oldukça sıkkın.
Andolsun ki siz, ölümle yüzyüze gelmezden önce onu temenni ederdiniz.
Kurbanlarla yüzyüze gelmek, ne hissettirdi sana?
Bırakında düşmanımızla yüzyüze ölelim!
Neyle yüzyüze olduğunu sana söyleyeyim.
Kimle yüzyüze bakıyorsun sandın?
Bunlar her gün yüzyüze olduğum insanlar, Mason.
Onunla yeniden yüzyüze gelebilir miyim, bilmiyorum.
Yüzyüze görüşmek işi nasıl çözecek sence?
Onlara yokolmayla yüzyüze olduklarını ama kendi güvensizlikleriyle yüzleşemediklerini söyledim.
Başkan yüzyüze olduğumuz tehlike konusunda çok net.
O yüzyüze görüşmeleri sevmediğimi biliyor.
İnsanlarla yüzyüze çalışmak yerine, mail ile iletişim kurmayı tercih ederim.
Sanırım sana yüzyüze teşekkür etme fırsatı bulamamıştım.