YILA in English translation

years
yıllık
bir yıldır
bir yıi
bir yil
seneye
yıl
yılda
sene
seneki
yıllar
decade
on yılda
on yıl
on yıldır
on yıllık
onyılın
0
yıllarca süren
bir 10 yıl
yıllardı
year
yıllık
bir yıldır
bir yıi
bir yil
seneye
yıl
yılda
sene
seneki
yıllar

Examples of using Yıla in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bu gelişimin doruk noktası… milyarlarca yıla ve bir çok türe mâl oldu!
It is the culmination of billions of years of development across countless species!
Şimdi ararsam yeni yıla kadar idare etmem lazım.
If I call him now, I will be stuck with him until New Year's.
Yıla bölersen çok bir şey çıkmıyor.
Work it out, it's not many a year.
Geçen onca yıla ve gelişmeye rağmen… hala üstesinden gelebilmiş değiliz.
And in all the years and with all the advances, we still haven't licked it.
Her yıla 1 ev demek?
One a year, huh?
Aydan 1 yıla kadar sürebilir.
It can take six months to a year.
Fakat insanlar, zamanı yıla, aya, güne bölerek… takvimler yaparlar.
But human beings divide It Into years, months, days and make calendars.
Yıla inmelerini sağlayabiliriz.
We can get them down to five years.
Yıla başlamak için geçen yılı gözden geçirmek gibisi yoktur Bay Madden.
Nothing like an annual review to kick-start the year, Mr Madden.
Şey, yıla bağlı.
Well, it depends on the year.
En az 1 yıla ihtiyacımız var.
It would require at least a year.
Yalnızca satın alma tarihindeki yıla kadar.
Only up to a year of the purchase date.
Fakat neredeyse 10 yıllık yaş farkını öyle birkaç yıla düşüremezsiniz.
But the age gap of almost 10 years… can't be reduced to a couple of years.
Neden her şeyi unutup tüm yıla yeni baştan başlamıyoruz?
Why don't we forget everything and start the year over?
Rüzgar gücü ve rüzgar değirmenlerinin binlerce yıla dayanan bir geçmişi var.
Wind power and windmills date back thousands of years.
Düğünü planlamak için 1,5 yıla ihtiyacım olacak.
I will need a year and a half to plan the wedding.
Bu mağaralar yüzlerce yıla dayandı.
These caves survived hundreds of years.
Belki bir kaç yıla.
Maybe in a couple of years.
Yapamazsınız. Önümüzdeki yıla ertelettim.
I postdated it a year.
Yapamazsınız. Önümüzdeki yıla ertelettim.
I postdated it a year. Well, you can't.
Results: 1042, Time: 0.0361

Top dictionary queries

Turkish - English