Examples of using Yaşadığıma in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hep içinde yaşadığıma bürünmüşümdür.
Nasıl yaşadığıma, ne yediğime baksana!
Beni yaşadığıma pişman etme.
Yani, benim 1979da yaşadığıma inanıyor musun artık?
Bu konuşmaya yaşadığıma şaşırmış gibi yaparak başlama.
Şimdi yaşadığıma inandın mı?
Nerede yaşadığıma bakarsan açıkca anlayabilirsin.
Bir çiftlikte yaşadığıma sevineceğimi hiç düşünmezdim.
Nasıl yaşadığıma, ne yediğime baksana!
Hâlâ bunu yaşadığıma inanasım gelmiyor.
Dönüşünü görecek kadar yaşadığıma inanamıyorum.
Beş yıldan beri bir orospuyla yaşadığıma inanamıyorum.
Fasülyeleri tek tek sayanlarla yaşadığıma inanamıyorum.
Ne kadar berbat bir sabah yaşadığıma inanmayacaksın.
Ve senden ayrı yaşadığıma pişmanım.
Çünkü, bunu şu anda yaşadığıma inanıyorum.
Bir zamanlar burada yaşadığıma inanamıyorum.
Sonra bir gün yaşadığıma şaşırarak uyandım… ve artık bir amacımın olmadığını gördüm.
Sonra bir gün yaşadığıma şaşırarak uyandım ve artık bir amacımın olmadığını gördüm.
Beni eskiden beri tanırlar ve isteseler, geçmişte dinimizin en titiz mezhebi olan Ferisiliğe bağlı yaşadığıma tanıklık edebilirler.