YAKASINDA in English translation

side
yan
taraf
tarafından
yanında
kenar
yakası
yönünü
coast
sahil
kıyı
yakası
açıklarında
collar
tasma
yakalı
yaka
köprücük
boyunluğu
gerdanlık
on the lapel
yakasında
i got
alıyorum
alırım
var
oluyorum
ben alırım
getireyim mi
lazım
anlıyorum
aldım
alacağım
the upper
yukarı
üst
üstünlüğü
upper
yakasında

Examples of using Yakasında in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ellerim şu çocuğun yakasında. Onu öldüreceğim.
I get my hands on this kid, I'm gonna kill him.
Yakasında dantele ihtiyacın yok.
You don't need lace on the collar.
Annenin yakasında isim olsaydı'' iyi sürücü'' yazardı.
If your mother had a name tag, it would say"Good Driver.
Cinayet gecesi giydiğiniz ceketin yakasında kahverengi saç telleri vardı.
The jacket you wore at dinner on the night of the murder had brown hairs on the collar.
Kuzey yakasında yaşadığınız, evinizin Osterbroda olduğu doğru değil mi?
Isn't it true you live up north, and you have an apartment in Østerbro?
Yakasında isim falan yok.
There's no names on the collar.
Yakasında papağan vardı.
Had a parrot on the collar.
Yakasında biraz yanık izi var.
Except for a bit of singeing on the collar.
Beşinci Doktor, yakasında bir kereviz dalı taşımıştır.
The Fifth Doctor wears a sprig of celery in his lapel.
Sadece yakasında biraz kan var, hepsi bu.
Just a bit of blood on the collar, that's all.
Yakasında ruj, boynunda hickey?
Lipstick on the collar, hickey on the neck?
Doğu Yakasında 4.
I'm on Fourth and Eastern.
Batı yakasında şansım yaver gidebilir.
也许我在西海岸运气能好点 Maybe I will have better luck out west.
Yakasında siyah bir kürk.
Dark fur around the collar.
Tamiami Trailin kuzey yakasında görülmüş.
He was spotted northbound on the tamiami trail.
Ormanın bize ait bu yakasında ne yapıyorsun?
What you doing in our neck of the woods?
Connerty babamın yakasında.
Connerty's got my father.
Hayır, ormanın bu yakasında bazı gençler var.
No, we have had some teenagers up in this neck of the woods.
Herşey etkinlik ve endüstridir. Ohionun kuzey yakasında.
Everything is activity, industry. on the north bank of the ohio.
Eski üniformanızı da bulduk, yakasında sizin DNAnız var.
We also found your old uniform shirt, with your DNA on the collar.
Results: 117, Time: 0.0342

Yakasında in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English