Examples of using Yaktınız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Zalim bir yangında beni yaktınız.
Televizyonu attınız Hayır. ve bir sürü kitap yaktınız.
Neden Houtuanın bahçesini bir alev yağmuruyla yaktınız?
Bay Foyt, Nasıl yaktınız onu?
Neden bu evi yaktınız peki?
Anlıyorum sen bir Faşistsin, siz Yasnaya Polyanayı yaktınız.
Dün canımı çok yaktınız.
Evi biz Phillye geri taşınalım diye mi yaktınız?
Bu olayla ilgili bütün belgeleri yaktınız.
Ofisleri neden yaktınız?
Nüfus kayıt ofislerini neden yaktınız?
Onun için bir bar bile yaktınız.
Damienin barını yaktınız burada sirk numarası yaptınız
çantasını vesaire varile atıp yaktınız?
Bu adamdan hoşlanıyorum, o harika. Babamın mirasını savurdunuz ve yaktınız.
Iki binayı yaktınız ve dikkatleri kendinizin ve Komisyonun üstüne çektiniz. Beş Numarayı ortadan
Iki binayı yaktınız ve dikkatleri kendinizin ve Komisyonun üstüne çektiniz.
Siz başka ilahlara buhur yaktınız, RABbe karşı günah işlediniz;
Sen onun elini yaktın, oysa o seninle dans etmek istiyor?
Martin Bormann kâğıtları yaktı ve meşaleyi cesetlere attı.