YANIMDAN in English translation

with me
benimle
bana
yanımda
my side
benim tarafımı
yanımdan
benden yana
arabanın yan tarafına
benim tarafım ve gerçeğin her hikâyenin üç tarafı
with like

Examples of using Yanımdan in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Annemi göremiyorum.- Yanımdan ayrılma.
Stay with me. I can't see Mama.
Aslında, Lemon… Sakın yanımdan ayrılmayın.
Actually, Lemon, I, uh… Do not leave my side.
Teşekkürler beyler, yanımdan ayrılmayın.
Thank you, gentlemen. Stick with me.
O günden sonra Bay Percival yanımdan hiç ayrılmadı.
From that day on, Mr Percival refused to ever leave my side.
o zamandan beri yanımdan ayrılmadı.
he hasn't left my side ever since.
Ama hiç yanımdan ayrılmıyor.
But he never leaves my side.
Teklif etmiştim ama Constance yanımdan ayrılmayacak.
I have offered, but Constance will not leave my side.
Ve Hubero… hiçbir zaman yanımdan ayrılmaz.
And Hubero… never leaves my side.
Sonra birden, George Clooney kılıklı bir Çinli koşarak yanımdan geçti.
Next minute, this Chinese George Clooney guy comes running past with, like, the.
Yanımdan geçip gitmedi, Turtle.
He didn't just drive by me, Turtle.
Yanımdan geçerdin ve beni tanımıyormuş gibi davranırdın.
You would walk right by me and pretend you didn't know me.
Ona yanımdan defolup gitmesini söyledim.
And I told him to get out of my face.
Tüm sürtükler yanımdan gitsin istiyorum.
I want all bitches gone from my side.
Asla yanımdan ayrılmayacaksın, kardeşim.
You will never leave my side, brother.
Yanımdan ayrıIma Honey.
Stick with me, Honey.
Birkaç arkadaş ve yanımdan ayrılmayan bir köpekle şehirden ayrıldık.
I left with a couple of friends and a dog who had adopted me.
Şimdi yanımdan ayrılma.
Now stay next to me.
Yanımdan siyah bir şey uçtu.
Something black flew by.
Her yanımdan yağmur gibi yağıyorlar.
It's raining all around me.
Senin fanatikliğinin benim karanlık yanımdan daha az korkutucuymuş gibi görünüyor.
Seems that your zealotry is less scary than my dark side.
Results: 342, Time: 0.0344

Top dictionary queries

Turkish - English