Examples of using Yapmak zor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bunu yapmak zor olacak.
That will be difficult to do.Yapmak zor olmadı, çünkü ben sana düşkünüm.
Bunun aynısını politik olarak yeniden yapmak zor olacaktır.
It would be politically impossible to do so again.Bunu yapmak zor olacak, özellikle de kendi başıma.
It will be difficult to do, especially on my own.Bunu yapmak zor değil.
That's not hard to do.Onu yapmak zor değil.
That's not difficult to do.Eşleşen hikayeler yapmak zor değil.
Matching stories ain't hard to do.Bunu saate 20 km hızla yapmak zor değildi.
It wasn't hard to do at 12 1/2 miles an hour.Hayır! Bunu yapmak zor.
It hard to do. No!Daha kötüsünü yapmak zor.
It will be hard to do worse.Daha kötüsünü yapmak zor.
It would be hard to do worse.Eun-jeong. Tüm gün araştırma yapmak zor değil mi?
Eun-jeong. Isn't it hard to do your research all day?İçinde gerçek bir sanat yapmak zor.
Hard to do any real art in them.Bunları yapmak zor.
These are hard to make.Hapisteyken bunu yapmak zor olurdu, değil mi?
He could hardly do that from prison, could he?Yapmak zor oldu mu?
Was it difficult to make?Onu yapmak zor.
That's tough to do.Bunu yapmak zor olmalı.
It must be difficult to do that.Bunu yapmak zor olmazdı.
It wouldn't be difficult to do that.Bunu yapmak zor, değil mi?
It's difficult to do that, isn't it?
