YAVAŞLAR in English translation

slow
yavaş
ağır
sakin
durgun
tenha
kesat
yavaşla
slowly
yavaş
ağır ağır
ağır
slows
yavaş
ağır
sakin
durgun
tenha
kesat
yavaşla
slower
yavaş
ağır
sakin
durgun
tenha
kesat
yavaşla

Examples of using Yavaşlar in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Çağlar geçerken genişleme yavaşlar.
As the epochs pass the expansion slows.
Hayvanın hareketleri yavaşlar ve erya da geç: tombala.
The animal's movements become slower and sooner or later: bingo.
Gidişatı hızlandırmak için birini vur.- Aşırı yavaşlar.
They're going too slow. Shoot one of them to move things along.
Ve evrenin genişlemesi yavaşlar.
And the universe's expansion slows.
Aslına bakarsan sadece yavaşlar o kadar.
Honestly, I think they're just slow as ass.
Metabolizma yavaşlar.
Metabolism slows to a crawl.
ahmaklar ve yavaşlar. Evet.
big and dumb and slow. Yeah.
ahmaklar ve yavaşlar. Evet.
big and dumb and slow.
Küçük ve yavaşlar, tıpkı sizin gibi.
Tiny and slow, just like you guys.
Bu sabit hatlar çok yavaşlar.
These land lines are slow.
Tanrıya şükürler olsun, yavaşlar.
Thank God they're slow.
Yani, insanların hasta olmasını istemiyorum. Kesinlikle yavaşlar.
Not that I want people to be ill. Absolutely slow.
Onlardan bir an önce uzaklaş. Yavaşlar.
They're slow. Just power-walk away from them.
Daha yavaş nefes almaya başlarsan… zaman yavaşlar derler.
It slows time. It is said that slowing his breathing.
Sürünecek kadar yavaşlar.
Slowing to a crawl.
Çocuklar ve en yavaşlar burada saklanacak.
The children and the slowest will hide here.
Tümörün büyümesi yavaşlar. Ona zaman kazandırmış oluruz.
It will slow down the growth, buy him more time.
Uyuduğumuzda vücut fonksiyonları yavaşlar ve vücut sıcaklığı düşer.
When we are asleep, bodily functions slow down and body temperature falls.
Soğuk kış aylarında çoğu balık yavaşlar ve dibe yakın yerlerde dinlenir.
Most fish slow down and"rest" near the bottom during cold winter months.
Öğrendikçe, herşey yavaşlar. Öğrendikçe daha da yavaşlar..
Things slow down as you learn, as you learn, as you learn.
Results: 155, Time: 0.0355

Top dictionary queries

Turkish - English