YEDIĞIM in English translation

• i ate
• meal
• i have
• food
• i have had
• i eat
• i had
• about the dinner
• pie
• supper

Examples of using Yediğim in Turkish and their translations into English

Yediğim tek tek şey bir kepekli kekin yarısıydı.
All I had was a half a bran muffin.

Yediğim yeri ayarlamıyorum. Hayır, baba.
I don't set where I eat. No, Dad.

Yıllardır yediğim en güzel yiyecekti..
Best meal I have had in years.

Otelde yediğim zaman… genellikle fiyata hayret ediyorum.
I'm usually amazed by the price. When I eat at hotels.

Tıpkı geçen gün yediğim gibi.
This tastes exactly like the one I had the other day.

Hayatımda yediğim en güzel şey oldu!
That may be my favorite meal ever!

Ayrıca şirketin isimlendirmesine rağmen bu yediğim hiçbir İskoç yemeğine benzemiyor.
And despite this establishment's nomenclature, this resembles no Scottish meal I have ever eaten.

Benim yediğim harikaydı.
Great, the one that I had.

Hafta sonu tüm yediğim tavuk göğsü
All I had this weekend to eat was a chicken breast

Yediğim bir şey dokundu herhalde.
Must have ate something this morning.

Sanırım ondan sonra yediğim şeyler hakkında pek düşünmemeye çalışıyorum.
After that, I guess I just tried not to think too much about what I was eating anymore.

Şu yediğim jelibonlar var ya?
You know those jellybeans I was eating?

Bu yüzden, onları yediğim zaman benimle konuşmuyorlar!
That's why when I eat them they don't talk!

Ve kazara yediğim tüm böcekleri.
And all the bugs I have eaten by accident.

Hem benim yediğim yere de sıçamazsın.
And you really don't shit where I eat.

Yediğim en iyi Kore yemeği..
This is the best Korean food I have ever had.

Genelde yediğim şey budur.
This is pretty much all i eat.

Yediğim çilekler benim midemi bozdu.
The berries I ate gave me an upset stomach.

Annemle 40 yıldır yediğim gibi yemek yedim.'' Dedi ki.
I had dinner with mama like I have done for 40 years now.

En son yediğim şeyin üzerinden 36 saat geçti.
It's been over 36 hours since I have eaten anything.