YEL DEĞIRMENI in English translation

windmill
yeldeğirmeni
yel değirmeni
rüzgar değirmeni
rüzgar gülü
fırıldak
bir değirmen
windmills
yeldeğirmeni
yel değirmeni
rüzgar değirmeni
rüzgar gülü
fırıldak
bir değirmen

Examples of using Yel değirmeni in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Annabelle yel değirmeni oduğunu söylemişti. Gidip bakalım.
Annabelle said there was a windmill.
Babasına yel değirmeni deme.
Stop calling his father a windmill.
Gitsinler Hollandada yel değirmeni kiralasınlar.
Tell them to rent a windmill in Holland.
Yel değirmeni çiçeği ne zaman açar? -Ağustosta?
When do the windmills bloom?
Tabii. Yel değirmeni projesi değil mi?
Of course, the windmill project, right?
Anlaşma, yel değirmeni projesinin onaylanması şartına bağlı.
The deal's contingent on the windmill project being approved.
Anlaşma oldu sadece yel değirmeni inşa yardımcı olur.
The deal was, just help build the windmill.
Yel değirmeni… ne oldu ona?
The windmill… what happened to it?
Yel değirmeni gibi konuşuyor.
She's talkin' like a windmill.
Yel değirmeni istiyorlar.- Aynen.
They want a windmill.- Right.
Ama yel değirmeni hala bitmemişti.
But still the windmill was not finished.
Bak, yel değirmeni gibi çevirirsen?
See, when you hit like a windmill.
Yel değirmeni, enerji üretmek için rüzgâr gücünden faydalanarak çalışan büyük pervaneli çarklı makine.
A windmill is an engine powered by the wind to produce energy.
Burada ne şato ne de yel değirmeni var, Yoyneh sözü.
On the word of Yoyneh, there's no more a castle here than a windmill.
Ne? Muhtemelen yel değirmeni bataryaları doldurmuş.
What? The windmills probably charge the batteries.
Burada ne şato ne de yel değirmeni var, Yoyneh sözü.
Than a windmill. there's no more a castle here On the word of Yoyneh.
Sadece yel değirmeni varsa.
Only if there's a windmill.
Ne? Muhtemelen yel değirmeni bataryaları doldurmuş?
The windmills probably charge the batteries.- What?
Ne? Muhtemelen yel değirmeni bataryaları doldurmuş?
The windmill probably charges the batteries.- What?
Ama bir bardak süt, yel değirmeni, saç fırçası hatırlıyoruz.
But we remember a hairbrush. a glass of milk, a windmill.
Results: 80, Time: 0.0259

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English