Examples of using Yolluyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sonra, Van Garrett uşağı Masbathı bir yere yolluyor.
Bilemiyorum Mike. Müşteriler yolluyor bunları.
Bilemiyorum Mike. Müşteriler yolluyor bunları.
Benle gel. Bütün ülke yanlış numara videoları yolluyor.
Bana çektirdiği seksi resimlerini yolluyor ben de arkadaşlarıma yolluyorum. .
Ordusunu bilinmeyen bir bölgeye yolluyor ve ben de ona kanatlardan bunlarla saldırıyorum.
Aurelio ile mesaj yolluyor, böylece tetikçi ile muhatap olmuyor.
Ayrıca eski eşofman üstünü sana verip yolluyor, her şey tıkırında gibi?
Öldürmeleri için başkalarını yolluyor ama sen daha betersin.
Hastane dosyalarımı yolluyor. Eve gidip yarına hazırlanmalıyım.
Bana çiçek yolluyor, masaj yapıyor
NSA talep ettiğiniz dosyaları yolluyor ve Annie Walker geldi.
Bana çiçek yolluyor çünkü bunun is için iyi olduğunu düşünüyor.
O da ekibini yolluyor.- Evet.
Ona ask mektuplari yolluyor, düzenli olarak görüsüyorlar.
Saygılarını yolluyor ve onu bekliyor.
Nihayet kızı bize yolluyor. Haber harika.
İlahi güçmü yolluyor sana bu s.s?
Sevgilerini yolluyor, baba.
İlahi güçmü yolluyor sana bu s?