Examples of using Zaten onu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Güneş batıyor. Zaten onu bekledi.
Denizde yedi yıldan daha az çalıştı ve adamlar zaten onu seviyor.
Zaten onu öldüreceğim.- Beklesin.
Zaten onu hiç sevmedin.
Zaten onu hiç görmedim.
Çok tehlikeli- zaten onu öldürecekler.
Zaten onu ellerimle haklamak istiyordum.
Zaten onu kaybediyordum.
Zaten onu kurtarmanın bir yolunu bulacaklardı.
Ben çıkarırım. Zaten onu kontrol etmek istiyorum.
Zaten onu görmeye gitmem gerekiyor.
Zaten onu asla dinlemem.
Zaten onu hiç görmüyorsun!
Zaten onu tutmaya hakkımız yoktu.
Zaten onu terk edecektin.
Muhtemelen zaten onu gördün.
Zaten onu bekledi.
Ben zaten onu önerecektim.
Zaten onu yapıyorum.
Zaten onu almakla ilgilenmiyordum.