Examples of using Zayıflık olarak in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ve biliyorum ki, sen bunu zayıflık olarak falan görüyorsun ama… Tamam,
Çünkü diğer katiller bakıp bunu zayıflık olarak görür. Bir şarkıda dans etmek istesen de edemezsin.
Yaptım. O da bunu zayıflık olarak gördü.
Bunu zayıflık olarak algılaması. Ama iyi olmaktaki sıkıntı, bunlar gibi şerefsizlerin.
Bunu zayıflık olarak algılaması. Ama iyi olmaktaki sıkıntı, bunlar gibi şerefsizlerin.
Ama sonra psikiyatrik danışma almanın diğerleri tarafından zayıflık olarak görülebileceğini söylediğinizi hatırladım. Ben de sormak istemiştim.
Bence bunu zayıflık olarak algıladı.
Böylece Dehousse doğruca gazetelere gitti ve zayıflık olarak anlaşılabilecek her şeyi anlattı.
ben gerçekten güvensiz birini gördüm ben, yani, zayıflık olarak angılanabilecek hiçbir şey göstermek istemedim,-'' All Stars 2'' ye gelerek.
Efendim, aslına bakarsanız tahammülümüz zayıflığımız olarak anlaşılıyor. 1947, 65, 71.
Yani beni zayıf olarak gördü. Sınıfta her zaman kendimi tutardım.
Aslında hoşgörümüzü, zayıflığımız olarak gördüler, efendim.
Ancak Washington davayı zayıf olarak nitelendirdi ve elçiliği olaydan aldı.
Ancak Washington davayı zayıf olarak nitelendirdi ve elçiliği olaydan aldı.
Zayıf olarak görüldüm mü? Ne kaçırdım?
Zayıf olarak görüldüm mü?
Zayıf olarak görüldüm mü? Ne kaçırdım?
Bence o Burkhartı zayıf olarak görüyor.
Sınıfta her zaman kendimi tutardım… yani beni zayıf olarak gördü.
Derste hep geri durmuştum bu yüzden de… beni zayıf olarak gördü.