Examples of using Zikret in Turkish and their translations into English
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ancak:'' Allah dilerse''( inşaAllah yapacağım de). Unuttuğun zaman Rabbini zikret ve de ki:'' Umulur ki,
Ancak:'' Allah dilerse''( inşaAllah yapacağım de). Unuttuğun zaman Rabbini zikret ve de ki:'' Umulur ki,
Rabbini, sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret. Gaflete kapılanlardan olma.
Rabbini çok zikret, sabah akşam onu tesbih
Ve Seni çok zikredelim.
Ve Seni çok zikredelim.
Birinin Bashir Al-Fassad adını zikrettiğini duydum.
Ve Rabbinin ismini zikredip namaz kılan.
Birinin Bashir Al-Fassad adını zikrettiğini duydum.
Ve Seni çok zikredelim.
Benimkini böyle kolayca zikretmeden önce kendi günahınla yüzleşecek cesaretin olsun.
Hoca zikrediyor oğlum.
Allahı zikredip Onu tenzih edenler biziz.” 21,26-29.
İsmini kimsenin zikretmiyor olması endişelenmemek için yeterli değildi.
Allahı zikredip Onu tenzih edenler biziz.” 21,26-29.
Bu itirazı Theodore Studitenin mektuplarında zikredilmiştir.
John Peygamber Isaiahı zikrederek cevap verdi.
Ve Rabbinin ismini zikredip namaz kılan.
Önümüzdeki birkaç gün o kadının adını zikretmemen akıllıca olur.
Ne zamanki insan, şeytanın adını zikrederse, o ortaya çıkar.