Examples of using Zorlaşır in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Daha fazla olursa isimleri idare etmek zorlaşır.
Damarlar yara olur ve kullanmak zorlaşır.
İyi dinle, yoksa yarından itibaren hayatın zorlaşır.
Herkes dünyanın bir tarafına dağılırsa, takım kurmak zorlaşır.
Yoksa işler benim için zorlaşır.
Ya da işler zorlaşır.
Eğer kendine kıyafet bulabilirse onu yakalamak zorlaşır.
Ne kadar baskı altındaysan o kadar zorlaşır.
Sinirlendiğimizde kendimizi kontrol etmek zorlaşır.
Nefes almak zorlaşır.
Ardından aniden nefes almak zorlaşır.
Tanrılarımızdan ne kadar uzaklaşırsak, onlara hürmet etmek o kadar zorlaşır.
bilmiyorsanız işler çok zorlaşır.
Ama daha acı verici erişmek zorlaşır.
Ama daha acı verici erişmek zorlaşır.
Ne kadar beklersen onun ve senin işiniz o kadar zorlaşır.
Yoksa sonradan zorlaşır.
Bunu gösteren ipuçları bazen o kadar devasadır ki onları ayırt etmek zorlaşır.
Buzlar eridikçe, fokları bulmak zorlaşır ve açık denizde fokların,
İşte böylece Talibanın suyun akışını değiştirmesi zorlaşır ve insanlar senden yana olmaya başlarlar.