СТАРЦИ - превод на Турски

Деца и старци.

Çocukları ve yaşlıları.

Майки, любовници, старци.

Anneler, aşıklar, yaşlılar.

Знаеш, че имам две слабости-- псуващи деца и рапиращи старци.

İki zayıf noktam var, biliyorsun. Çocukların küfretmesi ve yaşlı insanların rap yapması.

Мъже, жени, старци, деца.

Kadınlar, erkekler, yaşlılar, çocuklar.

Сузана, когато тя се къпе в градината. Е нападната от двамата старци.

Susanna bahçede banyo yaparken iki yaşlı tarafından saldırıya uğrayacak.

Швабите в Холандия са най-вече деца и старци.

Onlara göre Hollandadaki Almanların çoğu çocuklar ve yaşlılar.

Но те всичките са старци.

Ama hepsi yaşlı insanlar.

Деца, жени, старци.

Çocuklar, kadınlar, yaşlılar.

В по-голямата си част те са жени, старци и деца.

Bunların çoğunluğu kadın, yaşlı ve çocuklar.

Има деца, ранени, старци.

Çocuklar, yaralılar, yaşlılar var.

Само двама старци са на пътя ни.

Yolumuzda duran iki yaşlı kişi.

В последната дружина на съпротивата са останали само момчета и старци.

Tehcir sonrasında koskoca köyde sadece çocuklar ve yaşlılar kalmıştır.

Чудя се защо това училище не… кара всички старци да се пенсионират?

Ben merak ediyorum, neden… Bu yaşlı insanlar emekli olmuyor?

Останалите са деца и старци.

Kalanı çocuk ve yaşlılar.

Прогерия- децата старци.

Baymelon- Yaşlı Çocuklar.

Кои са тези старци?

Bu ihtiyarlar da kim böyle?

Среща се предимно при деца, старци и изтощени хора.

Özellikle çocukların, yaşlıların ve yorgun insanların kullandığı hakların başında gelir.

Да не би да мислиш, че всички старци са сродни души?

Neden? Bütün yaşlıların ruh ikizi olduğunu mu sanıyorsun?

Тия старци са бързи и луди.

Bu ihtiyarlar hızlı ve manyak.

Федералните затворили клиниката, като изхвърлили шепа старци, по типичния за властта маниер.

Federaller yaşlılar evini kapatıyorlarmış bir grup yaşlıyı dışarı atıyorlarmış, tipik hükümet tavrı.

Примери за използване на Старци на Български и техните преводи на Турски