УКРЕПВАТ - превод на Турски

• güçlendirir
• güçleniyor
• kuvvetlendirir
• pekiştiriyor
• güçlendiriyor
• güçlendiren
• güçlendirmeye

Примери за използване на Укрепват на Български и техните преводи на Турски

Всъщност, някои отношения се изпитват и укрепват от физическото разстояние.
Aslında, bazı ilişkiler fiziksel uzaklık tarafından test edilir ve güçlendirilir.

Тайните укрепват приятелството.
Sırlar, dostlukları pekiştirir.

Въпреки опозицията на сръбските националисти връзките между двете страни изглежда укрепват.
Sırp milliyetçilerin itirazlarına rağmen, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendiği görülüyor.

Плуванеto и другиte водни упражнения укрепват гърба и основните мускули.
Yüzmek ve diğer suyla alakalı egzersizler sırtınızı ve karın kaslarınızı güçlendirecektir.

Мислиш ли, че ги ползват, за да укрепват сградите си?
Bunu yapılarını desteklemek için kullandıklarını mı düşünüyorsun?

Укрепват имунитета и общото здраве на организма.
Bağışıklık sisteminin ve genel sağlığın geliştirilmesi.

Те укрепват имунната система, предотвратяват възпаления
Bunlar, bağışıklık sistemini güçlendirir, inflamasyonu önler

Инстутициите укрепват, вземат се нови мерки за регионално сътрудничество
Kurumlar güçleniyor, bölgesel işbirliği yönünde yeni adımlar atılıyor

пясъкът и морската вода повдигат тонуса и укрепват имунната система!
deniz suyu moralinizi düzeltir ve bağışıklık sisteminizi güçlendirir!

Сега тези държави укрепват своята независимост, а Китай и Западът използват тази
Bu devletler şu anda bağımsızlıklarını pekiştiriyor ve gerek Batı

UNDEF подкрепя проекти, които укрепват гласа на гражданското общество,
UNDEF sivil toplumun sesini güçlendiren, insan haklarını ilerleten

Също като у дома си, можете да направите промивка, които укрепват стените на капилярите,
De evde size kılcal damarların duvarlarını güçlendirmeye bir şırınga yapmak

съвместните раждания укрепват емоционалната връзка между детето и баща му.
bebek arasındaki duygusal bağı güçlendirmeye yardımcı olduğunu düşünebiliriz.

Политиката на Общността в тази област допринася за общата цел да се развиват и укрепват демокрацията и принципа на правовата държава,
Bu alandaki Topluluk politikası demokrasinin ve hukuk devletinin geliştirilmesi ve pekiştirilmesi genel hedefine ve insan hakları

Без съмнение, домът и семейството сътворяват, укрепват и съхраняват най-великите добродетели на човечеството.".
Şüphe yok ki insanlığın en büyük erdemleri ailenin ve onların evlerinin etrafında yaratılır, güçlendirilir ve devam ettirilir.''.

Брус знае, че дребните игри и заигравки само укрепват любовта ни. Сблъскват любовта с истинската й природа.
Bruce yaptığımız küçük oyunların ve flörtlerin sadece aşkımızı mahiyetiyle yüzleştirip daha da güçlendireceğini bilirdi.

ИТ дружествата укрепват сътрудничеството помежду си, както и с други платформи и дружества в областта на социалните медии,
Şirketlerin ayrıca kendi aralarında ve diğer platform ve sosyal medya şirketleri ile işbirliğini güçlendirmelerine ve en iyi uygulama örneklerini tespit etmelerine

Всички тези продукти са отлични за кожата и съдържат важни нутриенти, които я укрепват и възстановяват.
Tüm bu ürünler cilt için mükemmeldir, onu güçlendirmek ve onarmak için önemli besinleri içerirler.

При най-добрите обстоятелства тези дипломанти попълват състава и така укрепват системите на общественото здравеопазване, в които те често са единствените лекари наоколо.
Yani en iyi durumda, bu mezunlar kamu sağlığı sistemi içerisinde görev alıyor ve onu güçlendiriyorlar, genellikle de etrafta onlardan başka doktorun olmadığı yerlerde.

да изпълнят своите задължения, да приключат с реториката и да се съсредоточат върху националните приоритети, които укрепват сигурността“.
geçmişteki söylemleri aşıp, güvenliği artıran ulusal önceliklere odaklanma zamanı geldi.