Примери за използване на Ödev на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ödev… hatırlıyor musun John? Hani öğrencilerin lisede yapmaları gereken şu şey?
Ödev yapmaktan nefret etmiyor musunuz?- Evet!
Ödev, ödev ve Ödev.
Ödev için buna ihtiyacın olacak.
Her öğrencinin kendi ödev ve diğer haber hakkında e-posta ile bildirilir;
Ödev, bulaşık, çöp; beklemez.
Hayatımda sadece bir kereliğine… Ödev gerektirmeyen bir görev istiyorum.
Ödev, iş bulup para kazanmak için!
Bu ödev sizin sorununuz değil'' Gelecekteki Siz'' in sorunu.
Sadece ödev.
Okulun ilk günü ödev vermiyorlar.
Ödev dışında konuşacak bir şey yok. O da olmadığına göre gidebilirsin.
Calvin, bu ödev senin mi?
Sırf kalp ağrısı ve ödev.
Bu yüzden akşama fazladan ödev var.
Ödev yapmanı engelleyen örümcek ısırığı neydi?
Okul, ödev ve bir süper kahraman olmak derken, işim oldukça zor.
Bugünlük bu kadar ödev yeter.
Yemek, ödev.
Ödev için mi?