Примери за използване на Adamış на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kendisini başka insanların yaşamlarına adamış harika birini kaybetti.
İşte bu insanlar kendilerini işlerine bu kadar adamış.
Söylentilere göre, kendini evrendeki diğer canlıları araştırmaya adamış.
Hayatını işine adamış.
Kimberlyye onunla yatamamamın sebebinin kendimi İsaya adamış olmam olduğunu söyledim.
Ömrünü onların maskesini düşürmeye adamış.
Kendini fiziksel dünyadaki bilgilerimizi arttırmaya adamış küçük bir grup. Ama en alışılagelmedik yollarla.
Hayır, o kendini Tanrıya adamış bir adamın…-… sevgisinin tutkulu bir beyanıdır.
yayılmaya değer fikirlere adamış, kâr amacı gütmeyen bir organizasyondur.
Modern felsefenin en önemli isimlerinden olan Immanuel Kant, hayatının büyük bir kısmını tarih, politika ve din üzerine çalışmaya adamış.
Çok sık, çocuk oyun karakteri çeşitli adamış dizi boyama online olarak mevcuttur.
Edmund, hayatlarını mahvettiği ailenin yan dairesine taşınmış hayatını, onlarınkini tamir etmeye adamış ve gerçekte kim olduğunu onlardan saklamış.
Bir şeyin parçasıydık,'' Beş'' dediğimiz bir şeyin. Kendini fiziksel dünyadaki bilgilerimizi arttırmaya adamış küçük bir grup.
İstikrar isterler, kendini Amerikayı korumaya adamış birini Amerikayı zenginleştirecek,
Babam, kâr amacı gütmeyen bir örgütte çalışıyor. Kendini yabani atlara yardım etmeye adamış.
Fakat hayatlarını kuzey kutbunu araştırmaya adamış insanlar için risk işlerinin bir parçası.
Godfrey Enstitüsü, kendini hayat kurtarmaya adamış, son teknoloji ürünü ekipmanlara sahip bir tıp tesisidir.
Bir şeyin parçasıydık,'' Beş'' dediğimiz bir şeyin. Kendini fiziksel dünyadaki bilgilerimizi arttırmaya adamış küçük bir grup.
Hayatını kanuna için hizmete adamış adamlar olarak sadakat yeminimin benim için ne kadar kutsal olduğunu anlayabilirsiniz.
Sy Ableman, kendini halkına adamış bir adamdı.