Примери за използване на Altüst на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Her şey altüst oldu.
Tüm sistem altüst olmuştu.
Doğal olmayan ışıklar biyolojik saatinizi ve sirkadiyen ritminizi altüst edebilir.
Demin onsuz her şeyin altüst olacağını söyledin.
Her şeyin onunla birlikte daha hızlı altüst olacağını söylemedim ama.
Bütün planını altüst edeceğim.
Pat diye hayatını altüst edemem böyle.
Bu hastalık çocuğunuzun hayatını altüst edebilir.
Çok kötü akşamdan kalmayım ve bağırsaklarım altüst oldu.
Bomba zamanından önce patlayınca planı altüst oldu.
Hayır. 15 dakika içinde, altüst olmanın maksatını anlayacağım.
Letsatsinin dünyası bir kez daha altüst olmuştu.
Seni geri alana kadar bu ilkel insanın evini altüst edeceğim.
Belirsizliğin en küçük belirtisi, moralleri altüst edecektir.
Eğer inançlarıma olan güvenim seni altüst ediyorsa özür dilerim.
Sen olmadan şehir altüst olur.
Hoşçakal Jess, Altüst olmuşsun.
Ben uyurken lanet herifler içeriye girdi… Evimi altüst edip eşyalarımı çaldılar.
Fakat babasının bu kararı aklını altüst etmiş.
Hayatımdaki her şeyi altüst ettim.