Примери за използване на Atomu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ampirik formülde kacaman bir çanta sülfürünüz var ama her molekülde 8 sülfür atomu olduğunu bilemezsiniz.
Oran her bir oksijen atomu için iki hidrojendir. a Ya da her hidrojene yarım oksijen.
negatif yük iki oksijen atomu arasında paylasılmış( yersizleşmiş, delokalize olmuş) durumdadır.
KCl, klor atomu( Cl)
İki karbon bileşiğinde, karbon atomu sayısı aynı
Sol taraftaki fosfor molekülü 4 fosfor atomu içerir. Sol tarafta tepkimeye giren toplam 4 fosfor atomu var.
Pozitronyum atomu bir elektron
Yani bir proton artı bir elektron, artı bir oksijen atomu, ya da oksijen molekülünün yarısı
atmosfere düşerken yanan küçük mikro-meteorlardan gelen birçok sodyum atomu olmasıdır.
tek farkı iki tane daha karbon atomu.
Kısacası diğer her şey gibi karbon atomu da onları atomlarına kadar kuşatan Allah tarafından,
manyetizma öyle yoğun bir hal alırdı ki vücudunuzdaki her atomu vücudunuzdan söker alırdı.
Dört hidrojen atomu, üçgen piramitin dört köşesi, yani küçük karbon atomu.
Zeus ayağa kalkıyor ancak Kenton, Atomu yine üstüne salıyor ve üst üste yumruklar vuruyor!
Yeni kurulan Çin Metalsene Birliği standardizasyon Komitesi 10 kat Karbon atomu malzeme kalınlığı grafen aralığa ait bulundu.
normal oksijenden farklı olarak, üç oksijen atomu yerine ikiden oluşur.
Bohrun garip atomu ve çılgın kuantum atlamaları geleneksel klasik bilime ve hiddetle tepki veren
Schrödingerin İsviçre Alplerinde cinsellik dolu bir tatilde yarattığı denklemi ve çizdiği atom resmi bilimadamlarının atomu daha basit şartlarda göz önünde canlandırmalarına olanak sağladı.
Dahası, bu dalgaları ve dolayısıyla bütün atomu geleneksel fizik üzerinden tanımlayan güçlü yeni bir denklem ortaya attı.